Gönderen Konu: Değişen İcra ve İflas Kanunu( Temmuz,2012)  (Okunma sayısı 39592 defa)

Çevrimdışı Av. Kurty

  • Administrator
  • Aktif Üye
  • *****
  • İleti: 73
  • Karma: +0/-0
    • Profili Görüntüle
    • hukukevi
  • Hukuk ile ilginiz nedir ?: Hukuk Fakültesi Mezunuyum
Değişen İcra ve İflas Kanunu Bap 8 (devamı 2)
« Yanıtla #30 : Eylül 26, 2012, 06:15:17 ÖS »
ALACAKLILAR SIRA CETVELİNİN MÜDDET VE ŞEKLİ:
Madde 232 - (Değişik madde: 09/11/1988 - 3494/47 md.)
Alacakların kaydı için muayyen müracaat müddeti geçtikten sonra ve iflas idaresinin seçilmesinden itibaren en geç üç ay içinde iflas idaresi tarafından 206 ve 207 nci maddelerde yazılı hükümlere göre alacaklıların sırasını gösteren bir cetvel yapılır ve iflas dairesine bırakılır. Zorunlu hallerde üç ayın hitamından önce iflas idaresinin icra mahkemesine *1* başvurması halinde icra mahkemesi *1* bir defaya mahsus olmak üzere bu süreyi en çok üç ay daha uzatabilir. Süre içinde sıra cetvelinin verilmemesi halinde iflas dairesinin durumu mercie intikal ettirmesi üzerine iflas idaresi üyelerinin vazifesine son verilir ve sebketmiş hizmetleri için kendilerine bir ücret tahakkuk ettirilmeyeceği gibi bir daha aynı iflas idaresinde görev alamazlar.
REDDEDİLEN ALACAKLAR:
Madde 233 - (Değişik madde: 09/11/1988 - 3494/48 md.)
Sıra cetvelinde kabul edilmeyen alacaklar red sebepleri ile birlikte gösterilir. Ancak, iflas idaresi ipotekle temin edilmiş alacakla ilgili olarak bunu doğuran sebep veya ipotek limiti miktarı bakımından red kararı vermeyip, kabul etmediği ikinci alacaklılar toplantısına bildirir. İpoteğin iptali veya miktarının tenzili iddiasını takip hakkı, isteyen alacaklıya 245 inci madde hükmü çerçevesinde devrolunur.
ALACAKLILAR SIRA CETVELİ, İLAN VE İHBAR:
Madde 234 - (Değişik fıkra: 06/06/1985 - 3222/29 md.) İflas idaresi sıra cetvelini iflas dairesine verir ve alacaklıları 166 ncı maddenin 2 nci fıkrasındaki usule göre ilan yoluyla haberdar eder.
İddialarının tamamı veya bir kısmı reddedilen yahut iddia ettikleri sıraya kabul edilmiyen alacaklılara doğrudan doğruya haber verilir.
SIRA CETVELİNE İTİRAZ VE NETİCELERİ:
Madde 235 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/97 md.)
(Değişik fıkra: 09/11/1988 - 3494/49 md.) Sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. 223 üncü maddenin üçüncü fıkrası hükmü mahfuzdur. Bu davaya bakan mahkeme, davacının isteği halinde ikinci alacaklılar toplantısına katılıp katılmaması ve ne nisbette katılması gerektiği konusunda 297 nci maddenin son fıkrasına kıyasen onbeş gün zarfında karar verir.
İtiraz eden, talebinin haksız olarak ret veya tenzil edildiğini iddia ederse dava masaya karşı açılır. Muteriz başkasının kabul edilen alacağına veya ona verilen sıraya itiraz ediyorsa davasını o alacaklı aleyhine açar.
Bir alacağın terkini hakkında açılan dava kazanılırsa, bu alacağa tahsis edilen hisse dava masrafları da dahil olduğu halde sıraya bakılmaksızın alacağı nisbetinde itiraz edene verilir ve artanı da diğer alacaklılara sıra cetveline göre dağıtılır. Dava basit yargılama usulü ile görülür.
Ancak, itiraz alacağın esas veya miktarına taallük etmeyip yalnız sıraya dair ise şikayet yoliyle icra mahkemesine *1* arz olunur.
GEÇ KALAN MÜRACAATLAR:
Madde 236 - Vaktinde deftere kaydettirilmiyen alacaklar iflasın kapanmasına kadar kabul olunur.
Geç kalmadan ileri gelen masraflar alacaklıya aittir. Alacaklı bu masrafları peşin vermeğe cebrolunabilir.
Müracaattan evvel kararlaştırılmış paylaşmıya alacaklının iştirak hakkı yoktur.
İflas idaresi alacağı kabul ederse alacaklılar sıra cetvelini düzeltir ve bunu ilan ile alacaklılara bildirir.
235 inci madde hükmü burada da caridir.
V. MASANIN TASFİYESİ
İKİNCİ ALACAKLILAR TOPLANMASI:
Madde 237 - (Değişik fıkra: 09/11/1988 - 3494/50 md.) İflas idaresi, alacakların tespit işini yaptıktan sonra, 232 nci maddedeki sürenin bitiminde alacakları tamamen veya kısmen idarece kabul edilen alacaklılar ile sıra cetveline kayıt davası açmış alacaklılardan 235 inci maddeye göre katılmalarına karar verilmiş olanları da ikinci toplantıya ilanla davet eder.
İlan, en az yirmi gün evvel yapılır ve ilanın birer nüshası alacaklılara gönderilir.
Konkordato teklifi hakkında müzakere cereyan edecekse davette bu cihet de bildirilmelidir.
Toplanmıya iflas memuru veya muavini reislik eder. 221 inci maddenin 2 ve 3 üncü fıkraları burada da caridir.
İKİNCİ ALACAKLILAR TOPLANMASININ YETKİSİ:
Madde 238 - İflas idaresi tasfiyenin cereyanı şekline ve alacaklarla borçların vaziyetine dair alacaklılar toplanmasına mufassal bir rapor verir.
Alacaklılar toplanması iflas idaresini vazifelerinde bırakmak isterse bu hususta ve masanın menfaati için zaruri gördüğü diğer hususlarda icap eden kararları verir.
TOPLANTI VE KARAR NİSABININ OLUŞMAMASI:
Madde 239 - (Değişik madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./56. md.)
Alacaklıların toplanması mümkün olmazsa veya karar nisabı oluşmazsa durum tespit olunur. Bu halde iflas idaresi tasfiye kapanıncaya kadar işe devam eder.
YENİDEN ALACAKLILAR TOPLANMASI:
Madde 240 - (Değişik madde: 06/06/1985 - 3222/30 md.)
Alacaklıların ekseriyeti ister yahut iflas idaresi lüzumuna kani olursa yeniden alacaklılar toplanması için davet yapılabilir. Yeniden alacaklılar toplantısının gündemindeki konular hakkında alacaklıların oyu, kendilerinin bilinen adreslerine taahhütlü bir mektupla yazılacak davet üzerine ve imzası noterlikçe tasdikli cevap yazısı ile elde edilebilir.
Nisap hakkında 221 inci madde hükümleri uygulanır.
MALLARIN PARAYA ÇEVRİLMESİ USULÜ:
Madde 241 - Masaya ait mallar iflas idaresi marifetiyle açık artırma yahut alacaklılar karar verirlerse pazarlık suretiyle satılır.
Üzerlerinde rehin hakkı bulunan eşya ancak rehin sahibi alacaklıların da muvafakati halinde pazarlık suretiyle satılabilir.
ARTIRMANIN İLANI:
Madde 242 - Satış ilanında artırmanın yapılacağı yer gün ve saat yazılır. Satılan taşınmaz ise ilan en aşağı bir ay evvel yapılır. İlanda satış şartlarının iflas dairesinde ne günden itibaren görüleceği dahi gösterilir.
İpotek alacaklısına ilandan bir nüsha verilir ve kendisine tahmin edilen bedel bildirilir.
ARTIRMA VE İHALE:
Madde 243 - İflas idaresi tarafından artırma ile satılacak taşınır ve taşınmaz malların ihalesi 115 ve 129 uncu maddelerin 185 inci maddeye muhalif olmıyan hükümlerine göre yapılır.
Taşınır satışlarında 116 ve 242 nci maddeler hükmü tatbik olunur.
ARTIRMA SURETİYLE SATIŞIN ŞARTLARI:
Madde 244 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/98 md.)
117, 118, 124, 125, 130, 131, 133, 134 ve 135 inci maddeler burada da uygulanır. İcra dairesine ait vazifeler iflas idaresi tarafından görülür.
MÜNAZAALI HAKLARIN TALEP EDEN ALACAKLILARA TEMLİKİ :
Madde 245 - Alacaklıların masa tarafından neticelendirilmesine lüzum görmedikleri bir iddianın takibi hakkı istiyen alacaklıya devrolunur. Hasıl olan neticeden masraflar çıkarıldıktan sonra devralanın alacağı verilir ve artanı masaya yatırılır.
AİLE YURTLARI:
Madde 246 - Aile yurtları hakkındaki Kanunu Medeni hükümleri mahfuzdur.
VI. PARALARIN PAYLAŞTIRILMASI
PAY CETVELİ VE SON HESAP :
Madde 247 - Satılan malların bedeli tahsil edilip alacaklıların sıra cetveli katileşince iflas idaresi paraların pay cetvelini ve son hesabını yapar.
İFLAS MASRAFLARI VE MASANIN BORÇLARI:
Madde 248 - İflasın açılmasından ve tasfiyeden doğan masraflar önce çıkarılır. Rehinlerin bedelinden yalnız rehinin muhafaza ve paraya çevrilmesi masrafları çıkarılır.
PAY CETVELİNİN İFLAS DAİRESİNE BIRAKILMASI:
Madde 249 - Pay cetveli ve son hesap iflas dairesine bırakılır ve orada on gün kalır.
İflas idaresince bırakılma keyfiyeti ve payının miktarı her alacaklıya bildirilir.
DAĞITMA :
Madde 250 - (Değişik madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./57. md.)
Dağıtıma yukarıdaki maddede yazılı bırakılma müddeti bittikten sonra başlanır. Şikayet vaki olmuşsa, dağıtım bu şikayet üzerine verilecek kararın dağıtıma etkili olabileceği oranda ertelenebilir. 144 üncü madde hükümleri burada da uygulanır. Taliki bir şarta veya belirli olmayan bir vadeye bağlı alacaklar için ayrılan paylar hakkında 9 uncu madde hükümleri uygulanır.
...ve adalet; her şey için!

Çevrimdışı Av. Kurty

  • Administrator
  • Aktif Üye
  • *****
  • İleti: 73
  • Karma: +0/-0
    • Profili Görüntüle
    • hukukevi
  • Hukuk ile ilginiz nedir ?: Hukuk Fakültesi Mezunuyum
Değişen İcra ve İflas Kanunu Bap 8 (devamı 3)
« Yanıtla #31 : Eylül 26, 2012, 06:15:47 ÖS »
BORÇ ÖDEMEDEN ACİZ VESİKASI :
Madde 251 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/99 md.)
İdare, paraları dağıtırken alacağının tamamını alamamış olan her alacaklıya ödenmemiş miktar için aciz vesikası verir. Vesikada müflisin alacağı kabul veya reddettiği yazılır. Kabul halinde vesika 68 inci maddenin 1inci fıkrasında yazılı senet mahiyetinde olur.
(Değişik cümle: 17/07/2003 - 4949 S.K./58. md.) 196 ncı madde hükmü saklı kalmak kaydıyla, aciz vesikası 143 üncü maddede yazılı olan hukuki sonuçları doğurur. Fakat, müflis yeni mal iktisap etmedikçe hakkında yeniden takip talebinde bulunulamaz. Müflis, bu yeni takip üzerine kendisine gönderilen ödeme emrine yeni mal iktisap etmediği yolunda itiraz ederse, ihtilaf icra mahkemesinde *1* genel hükümler ve basit yargılama usulüne göre karara bağlanır. (Ek cümle: 17/07/2003 - 4949 S.K./58. md.) Müflise yeni mal iktisap etmediği itirazında bulunma imkanını sağlamak niyetiyle üçüncü kişinin hak sahibi kılındığı ama müflisin fiilen tasarruf ettiği mallar, üçüncü kişi bu durumu biliyor veya bilmesi gerekiyorsa, yeni mal sayılır.
MUVAKKAT DAĞITMALAR:
Madde 252 - İtiraz müddetinin bitmesinden sonra muvakkat dağıtmalar yapılabilir.
İtiraz üzerine mahkemece henüz intaç edilmemiş bulunan ihtilaflı alacaklar için pay ayrılıp 250 nci madde hükmü dairesinde muhafaza edilir.
KAYDETTİRİLMEMİŞ ALACAKLAR :
Madde 253 - Evvelce kaydedilmemesinden dolayı tasfiyeye girmemiş olan alacaklara aciz vesikası verilen alacaklar hakkındaki hükümler tatbik olunur.
VII. İFLASIN KAPANMASI
NİHAİ RAPOR VE KAPANMA KARARI :
Madde 254 - Paralar dağıtıldıktan sonra idare iflasa hükmeden mahkemeye son bir rapor verir.
Mahkeme iflasın idaresinde hata ve noksan görürse icra mahkemesine bundan haber verir.
Mahkeme, tasfiyenin bittiğini anladıktan sonra kapanma kararı verir.
(Ek fıkra: 02/03/2005-5311 S.K./15.mad) İflâsın kapanması hakkında verilen hükme karşı tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi kararına karşı tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir. İstinaf ve temyiz incelemeleri, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre yapılır.
İflas dairesi kapanmayı ilan eder.
İFLAS KAPANDIKTAN SONRA :
Madde 255 - İflas kapandıktan sonra tasfiyeden hariç kalmış bir mal bulunduğu haber alınırsa iflas dairesi o mala vaziyed edip sattıktan sonra başka bir merasime hacet kalmaksızın bedelini eksik alan alacaklılara sıralarına göre dağıtılır.
Evvelce bankaya yatırılmış olupta tasarrufu kabil bir hale gelen paralar hakkında da hüküm böyledir.
Şüpheli bir hak mevzuubahis oldukta iflas dairesi alacaklılara keyfiyeti ilan eder yahut mektupla bildirir ve 245 inci madde mucibince muamele yapılır.
İFLASIN TASFİYESİ MÜDDETİ :
Madde 256 - İflas açıldıktan altı ay içinde tasfiye edilmek lazımdır. Bu müddet içinde tasfiye muamelesi bitmediği takdirde alacaklılar toplanıp basit tasfiye usulünün tatbikına karar verebilir. Bu karar da ekseriyeti meblağiyenin husulü şarttır. Böyle bir karar verilmemişse icra mahkemesi *1* icabına göre müddeti uzatır.
...ve adalet; her şey için!

Çevrimdışı Av. Kurty

  • Administrator
  • Aktif Üye
  • *****
  • İleti: 73
  • Karma: +0/-0
    • Profili Görüntüle
    • hukukevi
  • Hukuk ile ilginiz nedir ?: Hukuk Fakültesi Mezunuyum
Değişen İcra ve İflas Kanunu Bap 9
« Yanıtla #32 : Eylül 26, 2012, 06:24:15 ÖS »
DOKUZUNCU BAP: İHTİYATİ HACİZ
İHTİYATİ HACİZ ŞARTLARI :
Madde 257 - Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.
Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir:
1 - Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa;
2 - Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa;
Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.
(Ek fıkra: 29/06/1956 - 6763/42 md.) Gemi alacaklıları, donatanın yalnız mahdut aynı surette mesul olduğu haller de, ancak mesuliyete mevzu teşkil eden mal ve haklara ihtiyati haciz koydurabilirler. Donatanın aynı zamanda şahsan mesul olduğu haller bundan müstesnadır. Şu kadar ki, donatanın şahsi mesuliyeti bir miktar ile mahdut ise gemi alacaklıları ancak bu miktar için donatanın diğer mallarını haczettirebilirler.
(Ek fıkra: 29/06/1956 - 6763/42 md.) Yük alacaklıları hakkında da yukarki fıkra hükmü kıyas yoluyla tatbik olunur.
İHTİYATİ HACİZ KARARI :
Madde 258 - İhtiyati hacze 50 nci maddeye göre yetkili mahkeme tarafından karar verilir. Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur.
Mahkeme iki tarafı dinleyip dinlememekte serbesttir.
(Ek fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./60. md.;Değişik fıkra: 02/03/2005-5311 S.K./16.mad) İhtiyatî haciz talebinin reddi halinde alacaklı istinaf yoluna başvurabilir. Bölge adliye mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir.
İHTİYATİ HACİZDE TEMİNAT :
Madde 259 - (Değişik madde: 03/07/1940 - 3890/1 md.)
İhtiyati haciz istiyen alacaklı hacizde haksız çıktığı taktirde borçlunun ve üçüncü şahsın bu yüzden uğrayacakları bütün zararlardan mesul ve Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 96 ncı maddesinde yazılı teminatı vermeğe mecburdur.
Ancak alacak bir ilama müstenid ise teminat aranmaz.
Alacak ilam mahiyetinde bir vesikaya müstenid ise mahkeme teminata lüzum olup olmadığını takdir eder.
Tazminat davası ihtiyati haczi koyan mahkemede dahi görülür.
İHTİYATİ HACİZ KARARININ MUHTEVASI :
Madde 260 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/100 md.)
İhtiyati haciz kararında :
1. Alacaklının ve icabında mümessilinin ve borçlunun adı, soyadı ve yerleşim yeri,
2. Haczin ne gibi belgelere müsteniden ve ne miktar alacak için konulduğu,
3. Haciz konulmasının sebebi,
4. Haczolunacak şeyler,
5. Alacaklının zararın tazminiyle mükellef olduğu ve gösterilen teminatın nelerden ibaret bulunduğu,
Yazılır.
İHTİYATİ HACİZ KARARININ İCRASI :
Madde 261 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/101 md.)
Alacaklı, ihtiyati haciz kararının verildiği tarihten itibaren on gün içinde kararı veren mahkemenin yargı çevresindeki icra dairesinden kararın infazını istemeye mecburdur. Aksi halde ihtiyati haciz kararı kendiliğinden kalkar.
İhtiyati haciz kararları, 79 dan 99 uncuya kadar olan maddelerdeki haczin ne suretle yapılacağına dair hükümlere göre icra edilir.
(Ek fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./61. md.) İhtiyati haczin infazı ile ilgili şikayetler infazı yapan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesine *1* yapılır.
ZABIT TUTMA VE HACİZ TUTANAĞININ TEBLİĞİ :
Madde 262 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/102 md.)
Haczi icra eden memur bir tutanak düzenler. Bunda haczolunan şeyler ve kıymetleri gösterilir ve derhal icra dairesine verilir.
İcra dairesi, ihtiyati haciz tutanağının birer suretini üç gün içinde haciz sırasında hazır bulunmıyan alacaklı ve borçluya ve icabında üçüncü şahsa tebliğ eder.
BORÇLU TARAFINDAN GÖSTERİLECEK TEMİNAT :
Madde 263 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/103 md.)
Haczolunan mallar istenildiği zaman para veya ayın olarak verilmek ve bu hususu temin için malların kıymetleri depo edilmek veya icra memuru tarafından kabul edilecek esham ve tahvilat veya taşınır ve taşınmaz rehin veya muteber bir banka kefaleti gösterilmek şartiyle borçluya ve mal üçüncü şahıs elinde haczolunmuşsa bir taahhüt senedi alınarak bu şahsa bırakılabilir. İstenilecek teminat her halde borç ve masraf tutarını geçemez.
İHTİYATİ HACZİ TAMAMLIYAN MERASİM :
Madde 264 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/104 md.)
Dava açılmadan veya icra takibine başlanmadan evvel ihtiyati haciz yaptırmış olan alacaklı; haczin tatbikinden, haciz gıyabında yapılmışsa haciz zabıt varakasının kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde ya takip talebinde (Haciz veya iflas) bulunmaya veya dava açmaya mecburdur.
İcra takibinde, borçlu ödeme emrine itiraz ederse bu itiraz hemen alacaklıya tebliğ olunur. Alacaklı, tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde icra mahkemesinden *1* itirazın kaldırılmasını istemeye veya mahkemede dava açmaya mecburdur. İcra mahkemesi *1* , itirazın kaldırılması talebini reddederse alacaklının kararın tefhim veya tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dava açması lazımdır.
(Değişik fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./62. md.) İhtiyati haciz, alacak davasının mahkemede görüldüğü sırada konulmuş veya alacaklı birinci fıkraya göre mahkemede dava açmış ise, esas hakkında verilecek hükmün mahkemece tebliğinden itibaren bir ay içinde alacaklı takip talebinde bulunmaya mecburdur.
Alacaklı bu müddetleri geçirir veya davasından yahut takip talebinden vazgeçerse veya takip talebi kanuni müddetlerin geçmesiyle düşerse veya dava dosyası muameleden kaldırılıp da bir ay içinde dava yenilenmezse veya davasında haksız çıkarsa ihtiyati haciz hükümsüz kalır ve alakadarlar isterse lazım gelenlere bildirilir.
Borçlu müddeti içinde ödeme emrine itiraz etmez veya itirazı icra mahkemesince *1* kesin olarak kaldırılır veya mahkemece iptal edilirse, ihtiyati haciz kendiliğinden icrai hacze inkılabeder.
...ve adalet; her şey için!

Çevrimdışı Av. Kurty

  • Administrator
  • Aktif Üye
  • *****
  • İleti: 73
  • Karma: +0/-0
    • Profili Görüntüle
    • hukukevi
  • Hukuk ile ilginiz nedir ?: Hukuk Fakültesi Mezunuyum
Değişen İcra ve İflas Kanunu Bap 9 devamı
« Yanıtla #33 : Eylül 26, 2012, 06:24:53 ÖS »
İHTİYATİ HACİZ KARARINA İTİRAZ VE TEMYİZ:
Madde 265 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/105 md.)
(Değişik fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./63. md.) Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir.
(Ek fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./63. md.) Menfaati ihlal edilen üçüncü kişiler de ihtiyati haczi öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde ihtiyati haczin dayandığı sebeplere veya teminata itiraz edebilir.
Mahkeme, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddeder.
İtiraz eden, dilekçesine istinat ettiği bütün belgeleri bağlamaya mecburdur. Mahkeme, itiraz üzerine iki tarafı davet edip gelenleri dinledikten sonra, itirazı varit görürse kararını değiştirebilir veya kaldırabilir. Şu kadar ki, iki taraf da gelmezse evrak üzerinde inceleme yapılarak karar verilir.
(Ek fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./63. md.; Değişik fıkra: 02/03/2005-5311 S.K./17.mad) İtiraz üzerine verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir. İstinaf yoluna başvuru, ihtiyatî haciz kararının icrasını durdurmaz.
İHTİYATİ HACZİN KALDIRILMASI:
Madde 266 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/106 md.)
Borçlu, para veya mahkemece kabul edilecek rehin veya esham yahut tahvilat depo etmek veya taşınmaz rehin yahut muteber bir banka kefaleti göstermek şartı ile ihtiyati haczin kaldırılmasını mahkemeden istiyebilir. Takibe başlandıktan sonra bu yetki, icra mahkemesine *1* geçer.
İHTİYATİ HACİZDE İFLAS YOLU İLE TAKİP:
Madde 267 - ( Değişik madde: 18/02/1965 - 538/107 md.)
Alacaklı, iflasa tabi borçlusu aleyhine 264 üncü maddenin, birinci fıkrası gereğince iflas yolu ile takipte bulunmuş veya iflas yolu ile takipte bulunduktan sonra borçlunun mallarını ihtiyaten haczettirmiş ise, aşağıdaki hükümler tatbik olunur.
Borçlu ödeme emrine itiraz ederse bu itiraz hemen alacaklıya tebliğ olunur. Alacaklı, tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde ticaret mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılmasiyle beraber borçlunun iflasına karar verilmesini istemeye mecburdur.
Borçlu ödeme emrine itiraz etmezse, bu durum hemen alacaklıya tebliğ olunur. Alacaklı, tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde ticaret mahkemesine başvurarak borçlunun iflasına karar verilmesini istemeye mecburdur.
264 üncü maddenin 4 üncü fıkrası hükmü kıyasen uygulanır.
İCRAİ HACİZLERE İŞTİRAK:
Madde 268 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/108 md.)
(Değişik fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./64. md.) 261 inci maddeye göre ihtiyaten haczedilen mallar, ihtiyati haciz kesin hacze dönüşmeden önce diğer bir alacaklı tarafından bu Kanuna veya diğer kanunlara göre haczedilirse, ihtiyati haciz sahibi alacaklı, bu hacze 100 üncü maddedeki şartlar dairesinde kendiliğinden ve muvakkaten iştirak eder. Rehinden önce ihtiyati veya icrai haciz bulunması halinde amme alacağı dahil hiçbir haciz rehinden önceki hacze iştirak edemez.
İhtiyati haciz masrafları satış tutarından alınır.
İhtiyati haciz diğer rüçhan hakkını vermez.
...ve adalet; her şey için!

Çevrimdışı Av. Kurty

  • Administrator
  • Aktif Üye
  • *****
  • İleti: 73
  • Karma: +0/-0
    • Profili Görüntüle
    • hukukevi
  • Hukuk ile ilginiz nedir ?: Hukuk Fakültesi Mezunuyum
Değişen İcra ve İflas Kanunu Bap 10
« Yanıtla #34 : Eylül 26, 2012, 06:26:32 ÖS »
ONUNCU BAP: KİRALAR HAKKINDA HUSUSİ HÜKÜMLER VE KİRALANAN TAŞINMAZLARIN TAHLİYESİ
ADİ KİRA VE HASILAT KİRALARI İÇİN ÖDEME EMRİ VE İTİRAZ MÜDDETİ:
Madde 269 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/109 md.)
Takip adi kiralara veya hasılat kiralarına mütedair olur ve alacaklı da talep ederse ödeme emri, Borçlar Kanununun 260 ve 288 inci maddelerinde yazılı ihtarı ve kanuni müddet geçtikten sonra icra mahkemesinden *1* borçlunun kiralanan şeyden çıkarılması istenebileceği tebliğini ihtiva eder.
Bu tebliğ üzerine borçlu, yedi gün içinde, itiraz sebeplerini 62 nci madde hükümleri dahilinde icra dairesine bildirmeye mecburdur. Borçlu itirazında, kira akdini ve varsa buna ait mukavelenamedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmezse, akdi kabul etmiş sayılır.
İtiraz takibi durdurur. İtirazın tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde itirazın kaldırılmasını istemiyen alacaklı, bir daha aynı alacaktan dolayı ilamsız icra yoliyle takip yapamaz.
Borçlar Kanununun 260 ıncı maddesinin kiralayana altı günlük mühletin hitamında akdi feshe müsaade ettiği hallerde itiraz müddeti üç gündür.
İTİRAZ ETMEMENİN SONUÇLARI:
Madde 269/a - (Değişik madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./65. md.)
Borçlu itiraz etmez, ihtar müddeti içinde kira borcunu da ödemezse ihtar müddetinin bitim tarihini takip eden altı ay içinde alacaklının talebi üzerine icra mahkemesince *1* tahliyeye karar verilir.
İTİRAZ VE KALDIRILMASI USULÜ:
Madde 269/b - (Ek madde: 18/02/1965 - 538/110 md.)
Borçlu itirazında kira akdini ve varsa mukavelenamede kendisine izafe olunan imzayı reddettiği takdirde alacaklı; noterlikçe re'sen tanzim veya imzası tastik edilmiş bir mukavelenameye istinat ediyorsa merciden itirazın kaldırılmasını ve ihtar müddeti içinde paranın ödenmemesi sebebiyle kiralananın tahliyesini istiyebilir.
Borçlunun akde ve şartlarına dair mukabil iddia ve def'ilerini aynı kuvvet ve mahiyette belgelerle tevsik etmesi lazımdır.
Akdi reddeden borçlu bu itiraz sebebiyle bağlıdır. İtirazın varit olmadığı tahakkuk ettikten sonra ödeme, takas veya sair bir def'ide bulunamaz.
Takip yukarda yazılı belgelere istinat etmemesi sebebiyle alacaklı umumi hükümler dairesinde dava açmaya mecbur kalırsa ihtarlı ödeme emri, Borçlar Kanununun 260 ve 288 inci maddelerinde yazılı ihtar yerine geçer.
(Değişik fıkra: 09/11/1988 - 3494/51 md.) Kira sözleşmesindeki imzanın inkarından dolayı alacaklı umumi mahkemede dava açmaya mecbur kalır ve lehine karar alırsa, borçlu ayrıca yüzbin liradan beşyüzbin liraya kadar para cezasına mahkum edilir.
KİRA AKDİ DIŞINDAKİ İTİRAZLAR VE TAHLİYE:
Madde 269/c - (Ek madde: 18/02/1965 - 538/110 md.)
Borçlu akdi reddetmeyip kiranın ödendiğini veya sair bir sebeple istenemiyeceğini bildirerek itiraz etmiş veya takas istemişse, itiraz sebeplerini ve isteğini noterlikçe re'sen tanzim veya imzası tasdik edilmiş veya alacaklı tarafından ikrar olunmuş bir belge yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya vesika ile ispat etmeğe mecburdur.
Senet veya makbuzun alacaklı tarafından inkarı halinde 68 inci madde hükmü kıyasen uygulanır.
İcra mahkemesinin *1* tahliyeye mütedair kararının infazı için kesinleşmesi beklenmez. Ancak tahliye için, kararın borçluya tefhimi veya tebliği tarihinden itibaren ongün geçmesi lazımdır. Borçlu tahliye kararı hakkında 36 ncı madde hükmünden faydalanabilir.
KIYASEN UYGULANACAK MADDELER:
Madde 269/d - (Ek madde: 18/02/1965 - 538/110 md.)
62, 63, 65, 66, 68, 70 ve 72 nci maddeler hükümleri kıyas yolu ile burada da uygulanır.
HAPİS HAKKI İÇİN DEFTER YAPILMASI:
Madde 270 - Kiralıyan evvelce yapılması lazımgelen icrai takibi yapmadan haiz olduğu hapis hakkının muvakkaten muhafazası için icra dairesinin yardımını isteyebilir. (B.K. 267, 269, 281)
Teahhurunda tehlike varsa zabıtanın yahut nahiye müdürünün de yardımı istenebilir.
İcra dairesi üzerlerinde hapis hakkı bulunan eşyanın bir defterini yapar ve rehinleri paraya çevirme yoliyle takip talebinde bulunması için kiralıyana on beş günü geçmemek üzere münasip bir mühlet verir.
KAÇIRILAN EŞYAYI TAKİP HAKKI:
Madde 271 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/111 md.)
Gizlice veya cebirle götürülmüş eşya, götürülmelerinden on gün içinde icra dairesinin emri ile ve zabıta kuvvetiyle geri alınabilir. İyi niyet sahibi üçüncü şahısların hakları saklıdır.
İhtilaf halinde mahkeme basit yargılama usulü ile meseleyi halleder ve karara bağlar.
MUKAVELENAME İLE KİRALANAN TAŞINMAZLARIN TAHLİYESİ:
1 - TAHLİYE EMRİ VE MÜNDERECATI:
Madde 272 - (Değişik madde: 03/07/1940 - 3890/1 md.)
Mukavelename ile kiralanan bir taşınmazın müddeti bittikten bir ay içinde mukavelenin icra dairesine ibrazı ile tahliyesi istenebilir.
Bunun üzerine icra memuru bir tahliye emri tebliği suretiyle taşınmazın on beş gün içinde tahliye ve teslimini emreder.
Tahliye emrinde:
Kiralayanın ve kiracının ve varsa mümessillerinin isim, şöhret ve yerleşim yerleri ve mukavele tarihi ve kiranın yenilendiğine veya uzatıldığına dair bir itirazı varsa yedi gün içinde daireye müracaatla beyan etmez ve itirazda bulunmaz veya kendiliğinden tahliye etmezse zorla çıkarılacağı yazılır.
2 - TAHLİYE VE TESLİM:
Madde 273 - Müddeti içinde itiraz olunmaz veya itiraz refolunursa kiralanan taşınmaz müddetin hitamında zorla tahliye ve kiralıyana teslim olunur. Ancak tahliye emrindeki müddetin geçmesi lazımdır.
Tahliye edilecek yerde kiralıyana ait olmıyan eşya bulunursa 26 ncı maddenin hükmü kıyas yoliyle tatbik olunur.
İTİRAZ:
1 - MÜDDET VE ŞEKLİ:
Madde 274 - (Değişik madde: 03/07/1940 - 3890/1 md.)
İtiraz etmek isteyen kiracı itirazını tahliye emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya şifahen icra dairesine bildirir.
Bu suretle yapılan itiraz tahliye takibini durdurur.
63, 64 ve 65 inci maddeler hükmü tahliye takiplerinde de caridir.
2 - İTİRAZIN KALDIRILMASI:
Madde 275 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/112 md.)
İtiraz vukuunda kiralıyan icra mahkemesinden *1* itirazın kaldırılmasını isteyebilir.
Tahliye talebi noterlikçe res'en tanzim veya tarih ve imzası tasdik edilmiş yahut ikrar olunmuş bir mukaveleye müstenit olup da kiracı kiranın yenilendiğine veya uzatıldığına dair aynı kuvvet ve mahiyette bir vesika gösteremezse itiraz kaldırılır.
Aksi takdirde itirazın kaldırılması talebi reddolunur.
İtirazın kaldırılması üzerine tahliye ve teslim icra edildikten veya kaldırılma talebi reddolundukten sonra kiracının veya kiralıyanın umumi hükümlere göre mahkemeye müracaat hakları saklıdır.
(Değişik fıkra: 09/11/1988 - 3494/52 md.) Mahkemede açılan davada icra takibi sırasında inkar olunan imzanın kendisine ait olduğu anlaşılan kiracı veya kiralayan yüzbin liradan beşyüzbin liraya kadar para cezasına mahküm edilir.
KİRALANAN TAŞINMAZDA ÜÇÜNCÜ ŞAHIS BULUNURSA:
Madde 276 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/113 md.)
Tahliyesi istenen yerde kiracıdan başka bir şahıs bulunur ve işgalde haklı olduğuna dair resmi bir vesika gösteremezse derhal tahliye olunur.
Şu kadar ki, bu şahıs resmi bir vesika gösterememekle beraber daireye ibraz olunan mukavele tarihinden evvelki bir zamandan beri orayı işgal etmekte bulunduğunu beyan eder ve bu beyanı icra memuru tarafından mahallinde yapılacak tahkikatla teeyyüt ederse memur, tahliyeyi tehirle üç gün içinde keyfiyeti icra mahkemesine *1* bildirir.
Merci, tarafları dinliyerek icabına göre tahliyeyi emreder veya taraflardan birinin yedi gün içinde mahkemeye müracaat etmesi lüzumuna karar verir. Bu müddet içinde mahkemeye müracaat edilirse, davanın neticesine göre hareket olunur. 36 ncı madde hükümleri burada da uygulanır. Dava etmiyen taraf iddiasından vazgeçmiş sayılır.
Borçlunun nesep ve sebepten usul ve füruu, karı veya kocası, ikinci dereceye kadar kan ve sıhri hısımları ve iş ortakları ile borçluya tebaan mecurda oturdukları anlaşılan diğer şahıslar, bu madde hükmünün tatbikında üçüncü şahıs sayılmazlar.
...ve adalet; her şey için!

Çevrimdışı Av. Kurty

  • Administrator
  • Aktif Üye
  • *****
  • İleti: 73
  • Karma: +0/-0
    • Profili Görüntüle
    • hukukevi
  • Hukuk ile ilginiz nedir ?: Hukuk Fakültesi Mezunuyum
Değişen İcra ve İflas Kanunu Bap 11
« Yanıtla #35 : Eylül 26, 2012, 06:27:24 ÖS »
ONBİRİNCİ BAP: İPTAL DAVASI
İPTAL DAVASI VE DAVACILAR:
Madde 277 - (Değişik madde: 03/07/1940 - 3890/1 md.)
İptal davasından maksat 278, 279 ve 280 inci maddelerde yazılı tasarrufların butlanına hükmettirmektir. Bu davayı aşağıdaki şahıslar açabilirler:
1 - Elinde muvakkat yahut kati aciz vesikası bulunan her alacaklı,
2 - İflas idaresi yahut 245 inci maddede ve 255 inci maddenin 3 üncü fıkrasında yazılı hallerde alacaklıların kendileri.
İVAZSIZ TASARRUFLARIN BUTLANI:
Madde 278 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/114 md.)
Mütat hediyeler müstesna olmak üzere, hacizden veya haczedilecek mal bulunmaması sebebiyle acizden yahut iflasın açılmasından haczin veya aciz vesikası verilmesinin sebebi olan yahut masaya kabul olunan alacaklardan en eskisinin tesis edilmiş olduğu tarihe kadar geriye doğru olan müddet içinde yapılan bütün bağışlamalar ve ivazsız tasarruflar batıldır.
Ancak, bu müddet haciz veya aciz yahut iflastan evvelki iki seneyi geçemez.
Aşağıdaki tasarruflar bağışlama gibidir.
1. (Değişik bent: 09/11/1988 - 3494/53 md.) Karı ve koca ile usul ve füru, neseben veya sıhren üçüncü dereceye kadar (bu derece dahil) hısımlar, evlat edinenle evlatlık arasında yapılan ivazlı tasarruflar,
2. Akdin yapıldığı sırada, kendi verdiği şeyin değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği akitler,
3. Borçlunun kendisine yahut üçüncü bir şahıs menfaatine kaydı hayat şartiyle irat ve intifa hakkı tesis ettiği akitler ve ölünceye kadar bakma akitleri,
ACİZDEN DOLAYI BUTLAN:
Madde 279 - Aşağıdaki tasarruflar borcunu ödemiyen bir borçlu tarafından hacizden veya mal bulunmaması sebebiyle hacizden yahut iflasın açılmasından evvelki bir sene içinde yapılmışsa yine batıldır:
1 - Borçlunun teminat göstermeği evvelce taahhüt etmiş olduğu haller müstesna olmak üzere borçlu tarafından mevcut bir borcu temin için yapılan rehinler;
2 - Para veya mutat ödeme vasıtalarından gayrı bir suretle yapılan ödemeler;
3 - Vadesi gelmemiş borç için yapılan ödemeler.
4. (Ek bent: 09/11/1988 - 3494/54 md.) Kişisel hakların kuvvetlendirilmesi için tapuya verilen şerhler.
Bu tasarruflardan istifade eden kimse borçlunun hal ve vaziyetini bilmediğini ispat eylerse iptal davası dinlenmez.
ZARAR VERME KASTINDAN DOLAYI İPTAL:
Madde 280 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/115 md.)
(Değişik fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./66. md.) Malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun, alacaklılarına zarar verme kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumun ve zarar verme kastının, işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde iptal edilebilir. Şu kadar ki, işlemin gerçekleştiği tarihten itibaren beş yıl içinde borçlu aleyhine haciz veya iflas yoluyla takipte bulunulmuş olmalıdır.
(Mülga fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./103. md.)
(Değişik fıkra: 09/11/1988 - 3494/55 md.) Üçüncü şahıs, borçlunun karı veya kocası, usul veya füruu ile üçüncü dereceye kadar (bu derece dahil) kan ve sıhri hısımları, evlat edineni veya evlatlığı ise borçlunun birinci fıkrada beyan olunan durumunu bildiği farz olunur. Bunun hilafını üçüncü şahıs, ancak 279 uncu maddenin son fıkrasına göre isbat edebilir.
Ticari işletmenin veya işyerindeki mevcut ticari emtianın tamamını veya mühim bir kısmını devir veya satın alan yahut bir kısmını iktisapla beraber işyerini sonradan işgal eden şahsın, borçlunun alacaklılarını ızrar kasdını bildiği ve borçlunun da bu hallerde ızrar kasdiyle hareket ettiği kabul olunur. Bu karine, ancak iptal davasını açan alacaklıya devir, satış veya terk tarihinden en az üç ay evvel keyfiyetin yazılı olarak bildirildiğini veya ticari işletmenin bulunduğu yerde görülebilir levhaları asmakla beraber Ticaret Sicili Gazetesiyle; bu mümkün olmadığı takdirde bütün alacaklıların ıttılaını temin edecek şekilde münasip vasıtalarla ilan olunduğunu ispatla çürütülebilir.
İPTAL DAVALARINDA YARGILAMA USULÜ:
Madde 281 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/116 md.)
Mahkeme, iptal davalarını basit yargılama usulü ile görüp hükme bağlar ve bu davalara mütaallik ihtilafları hal ve şartları gözönünde tutarak serbestçe takdir ve halleder.
Hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir. Teminatın lüzum ve miktarı mahkemece takdir ve tayin olunur. Şu kadar ki, davanın elden çıkarılmış mallar yerine kaim olan kıymete taalluku halinde, teminat göstermeksizin ihtiyati haciz kararı verilemez.
Davalılardan herhangi biri davacının alacağını ödediği takdirde, dava reddolunur. Bu halde hakim, duruma göre herbirini masrafla ilzam veya bu masrafı aralarında takdir ettiği surette taksim eder.
İPTAL DAVASINDA DAVALI:
Madde 282 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/117 md.)
İcra ve iflas Kanununun 11 inci babındaki iptal davaları borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılır. Bunlardan başka, kötü niyet sahibi üçüncü şahıslar aleyhine de iptal davası açılabilir. İptal davası iyi niyetli üçüncü şahısların haklarını ihlal etmez.
İADENİN ŞÜMULÜ:
Madde 283 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/118 md.)
Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, bu davaya konu teşkil eden mal üzerinde cebri icra yolu ile, hakkını almak yetkisini elde eder ve davanın konusu taşınmazsa, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın tashihine mahal olmadan o taşınmazın haciz ve satışını istiyebilir.
İptal davası, üçüncü şahsın elinden çıkarmış olduğu mallar yerine geçen değere taallük ediyorsa, bu değerler nispetinde üçüncü şahıs nakden tazmine (Davacının alacağından fazla olmamak üzere) mahkum edilir.
İptal davası üzerine üçüncü şahıs da, mamelekinde hasıl olacak eksikliğin borçludan tahsilini aynı davada istiyebilir. Bu talep, iptal davasının tefrik edilerek daha önce hükme bağlanmasına mani değildir.
İptal davasını kaybeden üçüncü şahıs, karşılık olarak şeyi veya bedelini borçludan veya iflas masasından geri istiyebilir.
Batıl bir tasarruf neticesinde kendisine ödenilen şeyi geri veren alacaklı eski haklarını muhafaza eder.
Kendisine bağış yapılan iyi niyetli ise yalnız dava zamanında elinde bulunan miktarı geri vermeye mecburdur.
...ve adalet; her şey için!

Çevrimdışı Av. Kurty

  • Administrator
  • Aktif Üye
  • *****
  • İleti: 73
  • Karma: +0/-0
    • Profili Görüntüle
    • hukukevi
  • Hukuk ile ilginiz nedir ?: Hukuk Fakültesi Mezunuyum
Değişen İcra ve İflas Kanunu Bap 12
« Yanıtla #36 : Eylül 26, 2012, 06:28:07 ÖS »
HAK DÜŞÜRÜCÜ MÜDDET:
Madde 284 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/119 md.)
İptal davası hakkı, batıl tasarrufun vukuu tarihinden itibaren beş sene geçmekle düşer.
ONİKİNCİ BAP: KONKORDATO İLE SERMAYE ŞİRKETLERİ VE KOOPERATİFLERİN UZLAŞMA YOLUYLA YENİDEN YAPILANDIRILMASI
I. ADİ KONKORDATO
KONKORDATO TALEBİ:
Madde 285 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/120 md.)
(Değişik fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./67. md.) Konkordato hükümlerinden yararlanmak isteyen herhangi bir borçlu, icra mahkemesine *1* gerekçeli bir dilekçe ve bir konkordato projesi verir. Bu projeye ayrıntılı bir bilanço, gelir tablosu ve defter tutmaya mecbur şahıslardan ise defterlerinin durumunu bildiren bir cetvel ekler. Bu cetvelde, özellikle Türk Ticaret Kanununun 66 ncı maddesi hükmünce tutulması mecburi olan defterlerin hepsinin tutulmuş olup olmadıkları gösterilir.
(Ek fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./67. md.) İflas talebinde bulunabilecek her alacaklı, gerekçeli bir dilekçeyle, icra mahkemesinden *1* borçlu hakkında konkordato işlemlerinin başlatılmasını isteyebilir.
(Ek fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./67. md.) Konkordato talebi üzerine icra mahkemesi *1* gerekli gördüğü takdirde, borçlunun malvarlığının muhafazası için 290 ıncı maddenin ikinci fıkrasındaki tedbirleri emreder.
Yetkili icra mahkemesi *1* , iflasa tabi olanlar için 154 üncü maddenin 1 inci veya 2 nci fıkrasında yazılı yerdeki, iflasa tabi olmıyan borçlunun yerleşim yerindeki icra mahkemesidir. *1*
Borçlu, bilançosunda yazılı mal ve kıymetleri, konkordato mühletinin verilmemesi halinde, bilançoyu icra mahkemesine *1* sunduğu tarihten bir sene içinde takibe uğradığı takdirde 162 nci madde uyarınca göstermeye mecburdur. Konkordato mühleti kaldırılmış veya konkordato tasdik edilmemişse, bunların kesinleşmesi tarihlerinden itibaren bir sene ve konkordato feshedilmişse feshin kesinleşmesinden altı ay müddetle borçlu için aynı mecburiyet vardır.
(Mülga fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./103. md.)
KONKORDATO TALEBİNİN NAZARA ALINMASI ŞARTLARI:
Madde 286 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/121 md.)
(Değişik fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./68. md.) İcra mahkemesi *1* borçluyu ve talepte bulunmuş ise alacaklıyı dinledikten sonra borçlunun durumunu, malvarlığı ve gelirlerini, taahhütlerini yerine getirmesine engel olan sebepleri ve konkordatonun başarı ihtimalini göz önünde tutarak, projenin alacaklıları zarara sokmak kastından ari olup olmadığına göre konkordato talebinin uygun olup olmadığına karar verir.
Borçlu, 287 nci madde gereğince mühlet verilmesi hakkındaki merci kararını beş gün içinde masraflarını verip tatbike koydurmazsa verilen mühlet kendiliğinden kalkar.
(Ek fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./68. md.) Konkordato talebinin reddine ilişkin kararı, tefhiminden itibaren on gün içinde borçlu veya talep sahibi alacaklı temyiz edebilir.
MÜHLET:
Madde 287 - (Değişik madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./69. md.)
Konkordato talebi 166 ncı maddenin ikinci fıkrasındaki usule göre ilan edilir. Konkordato talebinin ilanından itibaren on gün içinde alacaklılar itiraz ederek konkordato mühleti verilmesini gerektiren bir hal bulunmadığını ileri sürerek icra mahkemesinden *1* konkordato talebinin reddini isteyebilir.
Talep uygun görülürse icra mahkemesi *1* borçluya en fazla üç aylık bir mühlet verir ve aynı zamanda gerekli bilgi ve tecrübeye sahip Türk vatandaşlarından bir veya birkaç komiser tayin eder. Birden fazla komiser tayin edilmesi halinde icra mahkemesi *1* bu kişilerin görev ve yetki alanlarını belirler.
Konkordato komiseri, kusurundan doğan zararlardan sorumludur.
Komiser, borçlunun faaliyetine nezaret eder ve 290 ve devamı maddelerde verilen görevleri yapar. Ayrıca komiser, icra mahkemesinin *1* talebi halinde ara raporlar verir ve alacaklıları konkordato süreci hakkında bilgilendirir.
8, 10, 11, 16, 21 ve 359 uncu maddeler hükümleri kıyas yoluyla komiserler hakkında da uygulanır.
İşin niteliği gerekli kılıyorsa komiserin teklifi üzerine mühlet, alacaklılar da dinlendikten sonra en fazla iki ayı geçmemek üzere uzatılabilir.
Borçlunun malvarlığının muhafaza edilmesi için gerekli ise veya konkordatonun gerçekleşmeyeceği açıkça anlaşılıyorsa, konkordato mühleti komiserin talebi üzerine mühletin sona ermesinden önce kaldırılabilir. Bu takdirde borçlu ve alacaklılar dinlenir. 299, 300 ve 301 inci maddeler kıyas yoluyla uygulanır.
İhtiyati tedbir yoluyla da olsa, borçluya karşı başlamış olan takiplerin konkordato mühletinin bitiminden sonraki dönem içinde durdurulmasına veya borçluya karşı yeni takip yapılamayacağına karar verilemez.
MÜHLETİN İLANI:
Madde 288 - (Değişik madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./70. md.)
İcra mahkemesince *2* mühlet, karar tarihinde tirajı ellibinin (50.000) üzerinde olan ve yurt düzeyinde dağıtımı yapılan gazetelerden *1* birinde ilan olunur ve icra dairesi ile tapu dairesine bildirilir. Borçlu bir tacir ise ticaret sicili memurluğuna ve deniz ticaretiyle meşgul ise ayrıca gemi sicil memurluğuna da haber verilir. Borçlunun gemisi sicile kayıtlı olduğu takdirde gemi sicil memuru, konkordato mehli hakkında sicile şerh verir. Bu şerh Türk Ticaret Kanununun 879 uncu maddesindeki şerhin hukuki neticesini meydana getirir. Mühlet kararı ayrıca diğer lazım gelen yerlere bildirilir.
MÜHLETİN ALACAKLILAR BAKIMINDAN SONUÇLARI:
Madde 289 - (Değişik madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./71. md.)
Mühlet içinde borçlu aleyhine 6183 sayılı Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılamaz ve evvelce başlamış takipler durur, ihtiyati haciz kararları uygulanmaz, bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ve hak düşüren müddetler işlemez.
Mühlet sırasında taşınır veya taşınmaz rehniyle temin edilmiş alacaklar nedeniyle rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatılabilir veya başlamış olan takiplere devam edilebilir; ancak bu takip nedeniyle muhafaza tedbirleri alınamaz ve rehinli malın satışı gerçekleştirilemez.
206 ncı maddenin birinci sırasında yazılı alacaklar için haciz yoluyla takip yapılabilir.
Konkordato aksine hüküm içermediği takdirde mühlet, rehinle temin edilmemiş her türlü alacağa faiz işlemesini durdurur.
Takas bu Kanunun 200 ve 201 inci maddelerine tabidir. Bu maddelerin uygulanmasında konkordato mühletinin veya iflasın ertelenmesi kararının ilanı tarihi esas alınır.
MÜHLETİN BORÇLU BAKIMINDAN SONUÇLARI:
Madde 290 - (Değişik madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./72. md.)
Borçlu, komiserin nezareti altında işlerine devam edebilir. Şu kadar ki, icra mahkemesi *1* bazı işlemlerin geçerli olarak ancak komiserin katılımı ile yapılmasına veya borçlunun yerine komiserin işletmenin faaliyetini devam ettirmesine karar verebilir.
Borçlu, icra mahkemesinin *1* izni dışında mühlet kararından itibaren rehin tesis edemez, kefil olamaz, taşınmaz ve işletmenin devamlı tesisatını kısmen dahi olsa devredemez ve takyit edemez ve ivazsız tasarruflarda bulunamaz. Aksi halde yapılan işlemler hükümsüzdür.
Borçlu bu hükme yahut komiserin ihtarlarına aykırı davranırsa veya iyi niyetinden şüpheyi haklı gösterir bir harekette bulunursa icra mahkemesi *1* komiserin raporu üzerine, mümkün ise borçluyu ve gerektiğinde alacaklıları dinledikten sonra borçlunun malları üzerindeki tasarruf yetkisini veya mühleti kaldırabilir.
299, 300 ve 301 inci maddeler hükmü kıyas yoluyla uygulanır
« Son Düzenleme: Eylül 26, 2012, 06:36:00 ÖS Gönderen: Av. Kurty »
...ve adalet; her şey için!

Çevrimdışı Av. Kurty

  • Administrator
  • Aktif Üye
  • *****
  • İleti: 73
  • Karma: +0/-0
    • Profili Görüntüle
    • hukukevi
  • Hukuk ile ilginiz nedir ?: Hukuk Fakültesi Mezunuyum
Değişen İcra ve İflas Kanunu Bap 12 devamı1
« Yanıtla #37 : Eylül 26, 2012, 06:28:40 ÖS »
DEFTER TUTULMASI VE REHİNLİ MALLARIN KIYMETİNİN TAKDİRİ:
Madde 291 - (Değişik madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./73. md.)
Komiser, tayinini müteakip borçlunun mevcudunun bir defterini yapar ve malların kıymetlerini takdir eder. Borçlunun başka yerlerde malları varsa bu muamele o yer icra dairesi marifetiyle yaptırılabilir.
Komiser rehinli malların kıymetinin takdirine ilişkin kararını alacaklıların incelemesine hazır tutar; kıymet takdiri kararı alacaklılar toplantısından önce yazılı olarak rehinli alacaklılara ve borçluya bildirilir.
İlgililer, on gün içinde ve masrafları önceden vermek kaydıyla, icra mahkemesinden *1* rehinli malların kıymetini yeniden takdir etmesini isteyebilir. Eğer yeni kıymet takdiri bir alacaklı tarafından istenmiş ve takdir edilen kıymet, kayda değer bir şekilde değişmişse alacaklı borçludan masraflarının ödenmesini talep edebilir.
ALACAKLILARI DAVET VE ALACAKLARIN BİLDİRİLMESİ:
Madde 292 - (Değişik madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./74. md.)
Alacaklılar, komiser tarafından ilan tarihinden itibaren yirmi gün içinde alacaklarını bildirmeye mühlet kararının yayımlandığı gazetede yapılacak ilanla davet olunur. Ayrıca, ilanın birer sureti adresi belli olan alacaklılara posta ile gönderilir. İlanda, hilafına hareket eden alacaklıların bilançoda kayıtlı olmadıkça konkordato müzakeresine kabul edilmeyecekleri ihtarı da yazılır.
Aynı ilanda komiser; yukarıdaki fıkrada yazılı müddet geçtikten sonra olmak üzere, konkordato teklifini müzakere etmek için alacaklıları muayyen bir gün ve saatte toplanmaya davet eder ve toplantıdan önceki on gün içinde belgeleri inceleyebileceklerini bildirir.
ALACAKLILAR HAKKINDA BORÇLUNUN BEYANA DAVETİ:
Madde 293 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/124 md.)
Komiser, borçluyu iddia olunan alacaklar hakkında beyanda bulunmaya davet eder. Komiser, alacakların varit olup olmadığı hakkında borçlunun defterleri ve vesikaları üzerinde gerekli incelemelerde bulunarak bunların neticesini aşağıdaki madde gereğince vereceği rapora derceder.
ALACAKLILARIN TOPLANMASI:
Madde 294 - Komiser alacaklılar toplanmasına reislik eder ve borçlunun vaziyeti hakkında bir rapor verir.
Borçlu lazımgelen malümatı vermek üzere toplanmada hazır bulunmağa mecburdur.
Müzakere neticesinde tutulan konkordato zaptı derhal imza olunur. İmzayı mütaakıp on gün içinde vukua gelen iltihaklar kabul olunur.
MÜŞTEREK BORÇLULARA KARŞI HAKLAR:
Madde 295 - Konkordatoya muvafakat etmiyen alacaklı müşterek borçlulara ve borçlunun kefillerine ve borcu tekeffül edenlere karşı bütün haklarını muhafaza eder.
Konkordatoya muvafakat etmiş olan alacaklı dahi kendi haklarını yukardaki kimselere ödeme mukabilinde temlik teklif etmek ve onlara toplanmanın günü ile yerinden en aşağı on gün evvel haber vermek şartiyle bu hükümden istifade eder.
Alacaklı müracaat hakkına halel gelmeksizin yukardaki kimselere konkordato müzakeresine iştirak etmek salahiyetini verebilir ve onların kararını kabul taahhüdünde bulunabilir.
KONKORDATONUN MAHKEMEDE İNCELENMESİ:
Madde 296 - (Değişik madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./75. md.)
Toplanmayı takip eden on gün bittikten sonra komiser konkordatoya ilişkin bütün belgeleri ve bu süre içinde iltihak eden olmuşsa bunları da dikkate alarak, konkordatonun kabul edilip edilmediğine ve tasdikinin uygun olup olmadığına dair gerekçeli raporunu ticaret mahkemesine tevdi eder ve durumu ilgili icra mahkemesine *1* bildirir.
Mahkeme, komiseri dinledikten sonra ve her halde mühlet içinde kısa bir zamanda kararını verir. Karar vermek için tayin olunan duruşma günü, mühlet kararının yayımlandığı gazetede ilan edilir. İtiraz edenlerin haklarını müdafaa için duruşmada bulunabilecekleri de ilana yazılır.
KONKORDATONUN KABULÜ İÇİN LAZIMGELEN EKSERİYET:
Madde 297 - (Değişik fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./76. md.) Konkordato, kaydedilmiş olan alacaklıların yarısını ve alacakların üçte ikisini aşan bir çoğunluk tarafından imza edilmiş ise kabul edilmiş sayılır.
İmtiyazlı alacaklılarla borçlunun karısı, kocası ve ana, baba ve evladı ne alacak ve ne de alacaklı ekseriyetini teşkilde hesaba katılmazlar.
Rehinle temin edilmiş alacaklar komiser tarafından takdir edilen kıymet neticesinde teminatsız kaldıkları kısım için hesaba katılırlar.
Nizalı veya taliki şarta bağlı veyahut muayyen olmıyan bir vadeye tabi alacakların hesaba katılıp katılmamasına ve ne nispette katılacağına icra mahkemesi *1* karar verir. Şu kadar ki bu iddialar hakkında ilerde mahkemece verilecek hükümler mahfuzdur.
KONKORDATONUN TASDİKİ:
Madde 298 - (Değişik madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./77. md.)
Yukarıdaki hükümler dairesinde yapılan konkordato teklifinin tasdiki aşağıdaki şartların tahakkukuna bağlıdır:
1- Teklif edilen meblağın borçlunun kaynakları ile orantılı olması (Mahkeme borçluya intikal edebilecek malları da dikkate alabilir.).
2- Malvarlığının terki suretiyle konkordatoda, paraya çevirme halinde elde edilen hasılat veya üçüncü kişi tarafından teklif edilen meblağın, iflas yoluyla tasfiye halinde elde edilebilecek bedelden fazla olacağının öngörülmesi.
3- Konkordato işlemlerinin yerine getirilmesini, alacakları kabul edilmiş olan imtiyazlı alacakların tamamen ödenmesini ve mühlet sırasında komiserin onayıyla akdedilmiş borçların ifasını sağlamak için, bu alacaklılardan her biri özel olarak ve açıkça kendi alacağı bakımından vazgeçmedikçe, yeterli teminatın gösterilmesi.
4- Konkordatonun tasdikinin gerektirdiği yargılama masrafları ve ilam harçlarının tasdik kararından önce, borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmiş olması.
Hakim, konkordato teklifini yetersiz bulması halinde resen veya talep üzerine gerekli gördüğü düzeltmeyi yapabilir.
« Son Düzenleme: Eylül 26, 2012, 06:36:47 ÖS Gönderen: Av. Kurty »
...ve adalet; her şey için!

Çevrimdışı Av. Kurty

  • Administrator
  • Aktif Üye
  • *****
  • İleti: 73
  • Karma: +0/-0
    • Profili Görüntüle
    • hukukevi
  • Hukuk ile ilginiz nedir ?: Hukuk Fakültesi Mezunuyum
Değişen İcra ve İflas Kanunu Bap 12 devamı2
« Yanıtla #38 : Eylül 26, 2012, 06:29:23 ÖS »
REHİNLİ TAŞINIR VEYA TAŞINMAZIN PARAYA ÇEVRİLMESİNİN ERTELENMESİ:
Madde 298/a - (Ek madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./78. md.)
Konkordatoyu tasdik eden hakim, borçlunun talebi üzerine, tasdik kararından itibaren en fazla bir yılı geçmemek ve erteleme süresince işleyecek olup mevcut rehinle karşılanamayan faizler teminatlandırılmak kaydıyla, rehinli taşınır veya taşınmazın konkordato talebinden önceki bir alacak nedeniyle satışını erteleyebilir. Ancak, bu ertelemenin yapılabilmesi için rehinli alacağın konkordato talebinden önceki yıla ait faizlerinin ödenmiş olması lazımdır. Borçlu ayrıca taşınmazın veya ticari işletme rehni konusu unsurların işletmenin çalışması için kendisine gerekli olduğunu ve paraya çevirmenin ekonomik varlığını tehlikeye sokacağını gerçeğe yakın bir şekilde ispat etmelidir.
İlgili rehinli alacaklılar yazılı görüşlerini konkordatonun tasdikine ilişkin görüşmelerden önce sunmaya davet edilirler; bu alacaklılar ayrıca tasdik duruşmasına bizzat çağırılırlar.
Borçlu, rehinli taşınır veya taşınmazı rızasıyla devreder, iflas eder veya ölürse, paraya çevirmenin ertelenmesi kendiliğinden hükümsüz hale gelir.
İlgili alacaklının talebi üzerine ve borçluyu dinledikten sonra, konkordatoyu tasdik eden hakim paraya çevirmenin ertelenmesi kararını, alacaklı şu hallerden birinin mevcudiyetini gerçeğe yakın bir şekilde ispat ederse iptal eder:
1- Borçlu paraya çevirmenin ertelenmesini yanlış bilgiler vermek suretiyle elde etmişse.
2- Serveti ve gelirleri artmış ve borcu ekonomik varlığını tehlikeye sokmadan ödeyebilecekse.
3- Rehinli taşınır veya taşınmazın paraya çevrilmesi borçlunun ekonomik varlığını artık tehlikeye sokmayacaksa.
KANUN YOLLARINA BAŞVURMA:
Madde 299 - (Değişik madde: 03/07/1940 - 3890/1 md.;Değişik madde: 02/03/2005-5311 S.K./18.mad)
Konkordato hakkında verilen hükme karşı tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde borçlu ve itiraz eden her alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi kararına karşı tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir. İstinaf ve temyiz incelemeleri, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre yapılır.
TASDİKİN İLANI:
Madde 300 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/126 md.)
(Değişik fıkra: 06/06/1985 - 3222/35 md.) Hüküm kesinleşince mühlet kararının yayımlandığı gazetede ilan edilir; icra dairesi ile tapu dairesine, mahalli ticaret odalarına sanayi odalarına ve borsalara ve borçlunun sıfatına göre evvelce ihbar edilmiş ise ticaret sicili memurluğuna ve gemi sicil memurluğuna tebliğ olunur.
İlandan itibaren 287 nci maddeye göre verilen mühletin hükümleri biter.
KONKORDATONUN REDDİNDEN SONRA İFLAS VE İHTİYATİ HACİZ:
Madde 301 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/127 md.)
(Değişik fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./80. md.) Konkordato tasdik olunmaz yahut mühlet kaldırılırsa, borçlu iflasa tabi kişilerden olmasa bile, alacaklılardan birinin 300 üncü maddeye göre yapılacak ilandan itibaren on gün içinde vuku bulacak talebi üzerine borçlunun derhal iflasına karar verilir.
Konkordatonun tasdikını reddeden mahkeme, teminat aramaksızın borçlunun bütün kabili haciz mallarının ihtiyaten haczine karar verir. Bu karar masrafı avans olarak yatıran herhangi bir alacaklının talebiyle tatbik olunur. Yukarıdaki fıkraya göre açılan iflas davası 264 üncü madde gereğince ihtiyati haczi tamamlıyan merasimdendir.
İTİRAZLI ALACAKLAR HAKKINDA DAVA:
Madde 302 - (Değişik madde: 06/06/1985 - 3222/36 md.)
Ticaret mahkemesi, konkordatonun tasdiki kararında alacakları itiraza uğramış olan alacaklılara, dava açmak için, konkordatonun tasdiki kararının yüze karşı verilmesi halinde tefhim, aksi takdirde tebliğ tarihinden itibaren başlamak üzere on günlük bir müddet tayin eder. (Değişik cümle: 12/02/2004-5092 S.K./6. mad) *1* Bu müddet içerisinde dava açmayanların teminattan yararlanma ve konkordatoyu feshettirme hakları düşer. (Ek cümle: 17/07/2003 - 4949 S.K./81. md.) İcra takibi sonucunda kesinleşmiş alacaklar ile ilama bağlı alacaklara ilişkin haklar saklıdır.
KONKORDATONUN HÜKÜMLERİ:
Madde 303 - (Değişik madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./82. md.)
Tasdik edilen konkordato, alacakları mühlet kararından önce veya komiserin onayı olmaksızın konkordatonun tasdikine kadar doğmuş bütün alacaklar için mecburidir. Rehinli alacaklıların rehnin kıymetini karşılayan miktardaki alacakları ile bu Kanunun 206 ncı maddesinin birinci fıkrasında sayılan Devlet alacakları müstesnadır.
Mühlet içinde komiserin onayıyla akdedilmiş borçlar, malvarlığının terki suretiyle konkordatoda yahut sonraki bir iflasta masa borcu sayılır.
Konkordatonun tasdiki kararında alacaklıların hangi ölçüde alacaklarından vazgeçtiği, borçlunun borçlarını nasıl ödeyeceği ve gerekirse sağlanacak teminatlar belirtilir. Kararda komiser veya uzman bir kişi tasdik edilen konkordatonun yerine getirilmesini sağlamak için gerekli gözetim, yönetim ve tasfiye tedbirlerini almakla görevlendirilebilir. Bu takdirde görevlendirilen kişi, borçlunun işletmesinin durumu ve borçlarını konkordato projesi uyarınca ödeme kabiliyetini muhafaza edip etmediği konusunda iki ayda bir tasdik kararını veren mahkemeye rapor tevdi eder; alacaklılar bu raporu inceleyebilirler.
KONKORDATONUN NETİCELENMİYEN TAKİPLER ÜZERİNE TESİRİ:
Madde 304 - Konkordatonun tasdikı konkordato mühletlerinden evvel vazolunupta henüz paraya çevrilmemiş olan hacizleri hükümden düşürür.
NİZALI ALACAKLILARA AİT PARALAR:
Madde 305 - İcra mahkemesi *1* emrederse nizalı alacaklılar hakkında ayrılan paylar hüküm katileşinceye kadar borçlu tarafından sağlam bir bankaya ve bulunmıyan yerde icra veznesine yatırılır.
KONKORDATO HARİCİNDE YAPILAN VAİTLER:
Madde 306 - Borçlu tarafından konkordato şartlarından fazla olarak alacaklılardan birine yapılan her vait hükme hacet kalmaksızın batıldır.
KONKORDATONUN ALACAKLILARDAN BİRİNİN MÜRACATİYLE ONUN HAKKINDA FESHİ:
Madde 307 - Kendisine karşı konkordato şartları ifa edilmiyen her alacaklı konkordato mucibince iktisap etmiş olduğu yeni hakları muhafaza etmekle beraber konkordatoyu tasdik eden mahkemeye müracaatla kendisi hakkında konkordatoyu feshettirebilir.
(Değişik fıkra: 02/03/2005-5311 S.K./19.mad) Fesih talebi üzerine verilecek hükmün tebliğinden itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi kararına karşı tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir.
KONKORDATONUN TAMAMEN FESHİ:
Madde 308 - Her alacaklı suiniyetle muallel bulunan bir konkordatonun feshini tasdik kararını vermiş olan mahkemeden istiyebilir.
299, 300 ve 301 inci maddelerin hükümleri bu halde de caridir.
II. İFLASTAN SONRA KONKORDATO
ŞARTLARI VE HÜKÜMLERİ:
Madde 309 - İflasına hükmedilmiş olan bir borçlu konkordato teklifi ederse iflas idaresi mütalaasiyle beraber ikinci alacaklılar toplanmasında veya daha sonra müzakere edilmek üzere alacaklılara bu teklifi bildirir.
294 den 299 uncu ve 302 den 308 inciye kadar olan maddeler burada da tatbik olunur. Komisere ait vazifeler iflas idaresi tarafından yapılır.
(Değişik fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./83. md.) Paraya çevirme ticaret mahkemesi tasdik hakkında bir karar verinceye kadar ertelenir.
(Değişik fıkra: 06/06/1985 - 3222/37 md.) Konkordato üzerine verilen karar iflas idaresine bildirilir.
Konkordatonun tasdikı halinde idare iflasa hükmeden mahkemeden iflasın kaldırılmasını ister.
« Son Düzenleme: Eylül 26, 2012, 06:37:01 ÖS Gönderen: Av. Kurty »
...ve adalet; her şey için!

Çevrimdışı Av. Kurty

  • Administrator
  • Aktif Üye
  • *****
  • İleti: 73
  • Karma: +0/-0
    • Profili Görüntüle
    • hukukevi
  • Hukuk ile ilginiz nedir ?: Hukuk Fakültesi Mezunuyum
Değişen İcra ve İflas Kanunu Bap 12 devamı3
« Yanıtla #39 : Eylül 26, 2012, 06:30:03 ÖS »
III. MALVARLIĞININ TERKİ SURETİYLE KONKORDATO
GENEL OLARAK:
Madde 309/a - (Ek madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./84. md.)
Malvarlığının terki suretiyle konkordato ile alacaklılara, borçlunun malvarlığı üzerinde tasarruf etmek veya bu malların tamamını ya da bir kısmını üçüncü kişiye devretmek yetkisi verilir.
Alacaklılar haklarını konkordato tasfiye memurları ve alacaklılar kurulu aracılığıyla kullanırlar. Konkordato tasfiye memurları ve alacaklılar kurulu konkordato talebi hakkında karar veren alacaklılar tarafından seçilir. Konkordato tasfiye memuru icra mahkemesinin *1* seçime ilişkin kararı onaylamasından sonra göreve başlar. Konkordato komiseri de tasfiye memuru olabilir.
ZORUNLU İÇERİĞİ:
Madde 309/b - (Ek madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./84. md.)
Malvarlığının terki suretiyle konkordato aşağıdaki hususları içerir:
1- Alacaklıların malların tasfiyesi ya da üçüncü kişiye devri suretiyle karşılanamayan alacaklarından feragat edip etmedikleri, feragat etmiyorlarsa borçlunun sorumluluğunun ne olduğu.
2- Konkordato tasfiye memurları ile alacaklılar kurulu üyelerinin belirlenmesi ve bunların yetkileri.
3- Kanun tarafından belirlenmemişse, malların tasfiye usulü ve eğer mallar üçüncü kişiye devredilecekse, bu devrin şekli ve teminatlandırılması.
4- Alacaklılara yönelik ilanların Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi yanında tasdik tarihinde tirajı ellibinin (50.000) üzerinde olan ve yurt düzeyinde dağıtımı yapılan gazetelerden *1* biriyle yapılacağı.
Konkordato kapsamı dışında kalan mallar varsa bunlar açıkça belirtilir.
TASDİKİN SONUÇLARI:
Madde 309/c - (Ek madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./84. md.)
Malvarlığının terki suretiyle konkordatonun tasdikine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren, borçlu malları üzerinde tasarruf edemez ve bu mallar hakkında tasarruf yetkisine sahip kişilerin imza yetkisi sona erer.
Borçlu ticaret siciline kayıtlı ise ticaret unvanına "konkordato tasfiyesi halinde" sözcükleri eklenir. Konkordato masası, konkordato kapsamına girmeyen borçlardan dolayı bu unvan altında takip edilir.
Konkordato tasfiye memurları konkordato masasının muhafazası ve paraya çevrilmesi veya lüzumu halinde malların devri için gerekli bütün işlemleri yerine getirir.
Konkordato tasfiye memurları mahkemelerde konkordato masasını temsil eder. 228 inci madde kıyas yoluyla uygulanır.
KONKORDATO TASFİYE MEMURLARININ HUKUKİ DURUMU:
Madde 309/ç - (Ek madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./84. md.)
Konkordato tasfiye memurları alacaklılar kurulunun nezaret ve denetimine tabidir. Konkordato tasfiye memurlarının malvarlığının paraya çevrilmesine ilişkin kararlarına karşı öğrenilmesinden itibaren yedi gün içinde alacaklılar kurulu nezdinde itiraz edilebilir ve bu kurulun kararlarına karşı da şikayet yoluna başvurulabilir.
8, 9, 10, 11, 21 ve 359 uncu maddeler konkordato tasfiye memurlarının işlemlerinde de kıyas yoluyla uygulanır.
PAYLAŞTIRMAYA KATILACAK ALACAKLILARIN BELİRLENMESİ:
Madde 309/d - (Ek madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./84. md.)
Tasfiyeden elde edilen hasılatın paylaşımına katılacak olan alacaklıları ve sıralarını belirlemek üzere konkordato tasfiye memurları, alacaklılara yeni bir davet yapmaya gerek kalmaksızın, sadece ticari defterlere ve yapılan alacak kayıtlarına dayanarak bir sıra cetveli hazırlar ve bu sıra cetvelini alacaklıların incelemesine hazır tutar.
230 ila 236 ncı maddeler kıyas yoluyla uygulanır.
PARAYA ÇEVİRME:
Madde 309/e - (Ek madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./84. md.)
Konkordato masasını oluşturan malvarlığı ayrı ayrı veya bir bütün halinde paraya çevrilir. Paraya çevirme, eğer bir alacak söz konusu ise bu alacağın tahsili veya talep hakkının satılması, diğer mallar için pazarlık veya açık artırma yoluyla gerçekleştirilir.
Paraya çevirmenin usulü ve zamanı konkordato tasfiye memurlarının teklifi üzerine alacaklılar kurulunca kararlaştırılır.
REHİNLİ TAŞINMAZLAR:
Madde 309/f - (Ek madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./84. md.)
Malların üçüncü kişiye devredildiği haller dışında, rehinli taşınmazların konkordato tasfiye memurları tarafından pazarlık suretiyle satışı ancak, rehinli taşınmazın satış bedelinden alacağını tahsil edemeyen rehinli alacaklıların muvafakatıyla mümkündür. Aksi takdirde, söz konusu taşınmazlar ancak açık artırma yoluyla paraya çevrilebilir. Taşınmaz üzerindeki irtifaklar, taşınmaz yükleri, ipotekler ve şerh edilmiş kişisel hakların varlığı ve sırası, sıra cetveline göre belirlenir.
TAŞINIR REHİNLERİ:
Madde 309/g - (Ek madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./84. md.)
Alacağı taşınır rehniyle temin edilmiş olan alacaklılar rehinli taşınırları konkordato tasfiye memurlarına tevdi etmek zorunda değildirler. Konkordatoda başka bir süre öngörülmedikçe, rehinli alacaklılar rehinli taşınırı uygun gördükleri zamanda, rehnin paraya çevrilmesi yoluyla veya rehin sözleşmesinde yetki verilmişse pazarlık yoluyla ya da borsada satmak suretiyle paraya çevirebilirler.
Ancak, rehnin paraya çevrilmesi konkordato masasının yararına ise, konkordato tasfiye memurları rehinli alacaklıya rehinli malı altı ay içinde paraya çevirmesi için yetki verebilir. Konkordato tasfiye memurları rehinli alacaklıya, aynı zamanda 336/a maddesinde öngörülen cezayı da hatırlatarak, bu süre içinde paraya çevirme işlemini gerçekleştirmediği takdirde rehinli malı kendilerine teslim etmesini, haklı bir sebep olmaksızın teslim etmezse rüçhan hakkından mahrum kalacağını ihtar eder.
TAHSİLİ GÜÇ VE İHTİLAFLI HAKLARIN ALACAKLILARA DEVRİ:
Madde 309/ğ - (Ek madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./84. md.)
Alacaklılar kurulu, konkordato tasfiye memurlarının teklifi üzerine ihtilaflı veya tahsili güç bir alacaktan, özellikle bir iptal davasından, borçlunun organlarına veya çalışanlarına karşı sorumluluk davasından vazgeçerse, alacaklıları yazıyla veya ilan yoluyla haberdar eder ve 245 inci maddeye uygun olarak bu iddiaların takibi hakkını devretmeyi teklif eder.
PARALARIN PAYLAŞTIRILMASI:
Madde 309/h - (Ek madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./84. md.)
Konkordato tasfiye memurları, geçici de olsa her dağıtımdan önce, bir pay cetveli düzenler ve payının miktarını her alacaklıya bildirir; konkordato tasfiye memurları pay cetvelini on gün süreyle iflas dairesinde alacaklıların incelemesine hazır tutar. Pay cetveline karşı şikayet yoluna başvurulabilir.
Konkordato tasfiye memurları, pay cetveli ile birlikte masrafları da içeren son hesabı iflas dairesine tevdi ederler.
REHİN AÇIĞI:
Madde 309/ı - (Ek madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./84. md.)
Geçici pay cetvelinin tevdii sırasında rehni paraya çevrilmiş bulunan rehinli alacaklılar, alacaklarının açık kalan kısmı için geçici dağıtıma katılırlar. Açık kalan kısım konkordato tasfiye memurları tarafından belirlenir ve bu karara karşı şikayet yoluna gidilebilir.
Geçici pay cetvelinin tevdii sırasında rehin paraya çevrilmemişse, rehinli alacaklı komiser tarafından açık kalacağı öngörülmüş olan miktar için dağıtıma katılır. Rehnin paraya çevrilmesinden elde edilen bedelin öngörülen miktarın altında kaldığını ispatlayan rehinli alacaklı, buna tekabül eden ödemelere hak kazanır.
Rehnin paraya çevrilmesinden elde edilen bedel ile o zamana kadar yapılan geçici ödemeler toplamı alacak tutarını aşarsa, rehinli alacaklı fazlayı iade etmek zorundadır.
TEVDİ:
Madde 309/i - (Ek madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./84. md.)
Konkordato tasfiye memurları tarafından belirlenen sürede hak sahipleri tarafından tahsil edilmeyen paylar 9 uncu madde hükümlerine göre bankaya yatırılır.
Beş yıl içinde hak sahipleri tarafından tahsil edilmeyen paylar iflas dairesi tarafından dağıtılır; 255 inci madde kıyas yoluyla uygulanır.
FAALİYET RAPORU:
Madde 309/j - (Ek madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./84. md.)
Tasfiye sona erince konkordato tasfiye memurları bir nihai rapor düzenler. Bu nihai rapor alacaklılar kurulunun onayına sunulur. Kurul onayladığı nihai raporu tasdik makamı olan ticaret mahkemesine gönderir ve tasdik makamı da alacaklıların incelemesine hazır tutar.
Tasfiyenin bir yıldan uzun sürmesi halinde konkordato tasfiye memurları, her yıl en geç Aralık ayı sonuna kadar, tasfiye edilen malvarlığının ve henüz paraya çevrilmemiş malların durumunu belirten bir cetvel ve faaliyetleri hakkında bir rapor düzenleyip alacaklılar kuruluna tevdi eder. Bu cetvel ve rapor, takip eden yılın Şubat ayı sonuna kadar alacaklıların incelemesine hazır bulundurulmak üzere alacaklılar kurulu aracılığıyla tasdik makamına sunulur.
HUKUKİ İŞLEMLERİN İPTALİ:
Madde 309/k - (Ek madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./84. md.)
Borçlu tarafından konkordatonun tasdikinden önce yapılmış hukuki işlemler 277 ila 284 üncü maddelere göre iptale tabidir.
Konkordato mühletinin verilmesi veya mühletten önce bu Kanuna göre vuku bulan iflasın ertelenmesi tarihleri, iptal davası açma sürelerinin hesaplanmasında haczin veya iflasın açılmasının yerini tutar.
Konkordato masasına yöneltilen taleplerin tasarrufun iptali yoluyla kısmen veya tamamen reddini sağlamak mümkün ise konkordato tasfiye memurları, def'i yoluyla iptal talebinde bulunmaya yetkili ve yükümlüdürler.
UYGULANACAK ORTAK HÜKÜMLER:
Madde 309/l - (Ek madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./84. md.)
Niteliğine aykırı düşmedikçe 285 ila 308 inci maddeler malvarlığının terki suretiyle konkordatoda da uygulanır.
« Son Düzenleme: Eylül 26, 2012, 06:37:15 ÖS Gönderen: Av. Kurty »
...ve adalet; her şey için!

Çevrimdışı Av. Kurty

  • Administrator
  • Aktif Üye
  • *****
  • İleti: 73
  • Karma: +0/-0
    • Profili Görüntüle
    • hukukevi
  • Hukuk ile ilginiz nedir ?: Hukuk Fakültesi Mezunuyum
Değişen İcra ve İflas Kanunu Bap 12 devamı4
« Yanıtla #40 : Eylül 26, 2012, 06:30:36 ÖS »
IV. SERMAYE ŞİRKETLERİ VE KOOPERATİFLERİN UZLAŞMA YOLUYLA YENİDEN YAPILANDIRILMASI
UZLAŞMA YOLUYLA YENİDEN YAPILANDIRMA
Madde 309/m - (Ek madde:12/02/2004-5092 S.K./8.mad)
Muaccel para borçlarını ödeyemeyecek durumda olan veya mevcut ve alacakları borçlarını karşılamaya yetmeyen ya da bu hallerden birine düşme tehlikesiyle karşı karşıya kalması kuvvetle muhtemel olan bir sermaye şirketi veya kooperatif, önceden müzakere edilmiş ve projeden etkilenen alacaklılar tarafından gerekli çoğunluk sağlanarak kabul edilmiş olan yeniden yapılandırma projesi ile birlikte, muamele merkezinin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesine, uzlaşma yoluyla yeniden yapılandırma için başvurabilir.
309/m ilâ 309/ü maddelerinde geçen "projeden etkilenen alacaklılar" terimi, yeniden yapılandırma projesi ile alacakları, hakları veya menfaatleri yeniden yapılandırılacak alacaklıları ifade eder.
"Gerekli çoğunluk" terimi, projeden etkilenip oylamaya katılan alacaklıların sayı itibarıyla en az yarısını aşan ve oy kullanan alacaklıların alacaklarının en az üçte ikisini oluşturan ve projenin kabulü için gerekli olan çoğunluğu ifade eder. Projenin birden fazla alacaklı sınıfı içermesi hâlinde, her alacaklı sınıfının kendi içinde projeyi gerekli çoğunluk ile kabul etmiş olması gerekir.
YENİDEN YAPILANDIRMA PROJESİ:
Madde 309/n - (Ek madde:12/02/2004-5092 S.K./8.mad)
Asliye ticaret mahkemesine sunulacak yeniden yapılandırma projesi, aşağıdaki hususları içerir:
1- Projeden etkilenen alacaklıların tâbi olacağı koşullar ve benzer alacaklara sahip olan alacaklılar arasında eşitliğin ne şekilde sağlanacağı.
2- Projenin, borçlunun taraf olduğu sözleşmelere etkisi.
3- Projenin, borçlunun malvarlığı üzerindeki tasarruf yetkisine etkisi.
4- Borçların yeniden yapılandırılması için gerekli görülüyorsa, borçlunun kredi gibi finansman kaynaklarına başvurup başvurmayacağı.
5- Borçlunun işletmesinin kısmen ya da tamamen devri, diğer bir şirket veya şirketlerle birleşmesi, sermaye yapısının veya ana sözleşmesinin değiştirilmesi, borçlu işletmenin yönetiminde yer alacak kişilerin belirlenmesi, borçların vadelerinin uzatılması, faiz oranlarının değiştirilmesi, menkul kıymet ihracı gibi projenin uygulanabilirliğini sağlayabilecek yöntemler.
6- Tasdik kararından sonra projenin uygulanmasının kim tarafından ve nasıl denetleneceği.
7- Projeyi reddeden alacaklının alacağının, bu alacaklı projede kendi sınıfı için öngörülen haktan daha azını açıkça kabul etmediği sürece, nitelik itibarıyla benzerlik gösteren alacaklarla eşit muameleye tâbi olacağı.
Hukukî nitelikleri büyük ölçüde birbirine benzer olan alacakların aynı sınıfta yer almaları şartıyla, proje, alacaklıları birden fazla sınıf içerisinde gruplandırabilir.
BAŞVURUYA EKLENECEK BELGELER:
Madde 309/o - (Ek madde:12/02/2004-5092 S.K./8.mad)
Başvuruya eklenecek belgeler şunlardır:
1- Yeniden yapılandırma projesi.
2- Borçlunun malî durumunu gösterir belgeler, ayrıntılı bilanço, defterlerinin vaziyetini bildiren bir cetvel, gelir tablosu ve borçlunun malî durumunu açıklayıcı diğer bilgi ve belgeler.
3- Projenin, borçluyu yeniden ödeme kabiliyetine kavuşturarak muaccel borçlarını ödeme plânına göre ödeyebilecek ve nakit akışını gerçekleştirecek duruma getireceğini gösteren belgeler.
4- Projeden etkilenen ve etkilenmeyen alacaklılar ile bunların alacaklarının listesi.
5- Başvuru öncesi müzakere sürecini tanımlayan ve projeden etkilenen alacaklıların proje hakkında karar vermelerine olanak sağlayan yeterli bilgilendirmenin iadeli taahhütlü mektup ya da noter ihbarnamesi gibi uygun araçlarla yerine getirildiğini gösteren delilleri de içeren açıklamalar.
6- Projeden etkilenip de onay veren alacaklıların, bu beyanlarını içeren, imzası ve tarihi noterlikçe onaylı tutanaklar.
7- Projeye göre alacaklıların eline geçecek miktar ile borçlunun iflâsı hâlinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktarı karşılaştırmalı olarak gösteren belge.
8- Sayı ve meblağ itibarıyla çoğunluk koşulunun gerçekleştiğini gösteren cetvel.
9- Borçlunun ödeme kabiliyetine kavuşabileceğini ve projede yer alan koşullara uymasının mümkün olduğunu gösteren ve gerekli nitelikleri haiz bir bağımsız denetim kuruluşu tarafından hazırlanmış bulunan finansal analiz raporları ile dayanakları.
BAŞVURU ÜZERİNE VE ARA DÖNEMDE MAHKEMECE YAPILACAK İŞLEM VE ALINACAK TEDBİRLER:
Madde 309/ö - (Ek madde:12/02/2004-5092 S.K./8.mad)
Mahkeme, başvurudan itibaren otuz gün içinde gerçekleşecek olan duruşmanın gününü belirler; başvuruyu, 288 inci maddede öngörülen usule göre ilânen duyurur ve projeden etkilenip adresi bilinen tüm alacaklılara tebliğ eder. Yapılacak olan ilân ve tebligatta, başvurunun kapsam ve sonuçları, başvuru dosyasının hangi tarihten itibaren nerede görülebileceği ve itirazların da ileri sürülebileceği duruşmanın günü ve saati gösterilir.
Mahkeme, ayrıca, borçlunun veya alacaklılardan birinin talebi üzerine, başvuru hakkında verilecek nihai kararın verilmesine kadar geçecek olan dönem için borçlunun malvarlığını korumaya yönelik ve borçlunun faaliyetleri bakımından gerekli gördüğü tedbirleri derhal alır. Bu durumda mahkeme, tespit edilen duruşma gününü beklemeksizin ayrıca bir duruşma günü tayin edebilir, alacaklılar ve borçlu tarafından seçilmiş, atanmasından projenin tasdikine veya reddine ilişkin kararın verilmesine kadar borçlunun faaliyetlerinin sevk ve idaresini bizzat üstlenecek ya da bu faaliyetleri denetleyecek olan ve lazım gelen bilgi ve tecrübeye sahip ve gerekli nitelikleri haiz bir veya birkaç ara dönem denetçisi tayin edebilir. Alacaklılar ve borçlunun ara dönem denetçisi seçmedikleri ya da herhangi bir denetçi üzerinde anlaşmaya varamadıkları, ancak şartların ara dönem denetçisi atanmasını gerekli kıldığı hallerde mahkeme, niteliği ve yetkileri yönetmelikle belirlenecek olan bir veya birkaç ara dönem denetçisini re'sen atayabilir.
Mahkeme, projeden etkilenen alacaklıların borçluya karşı başlattıkları takiplerin ve bu takiplerle ilgili olan davaların, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre yapılan takipleri ve davaları da kapsayacak şekilde durdurulmasına, yeni icra takibi yapılmasının etkilenen alacaklılar için yasaklanmasına, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarının uygulanmamasına ara dönem için karar verebilir. Bu durumda, bir takip muamelesiyle kesilebilen zamanaşımı ve hak düşüren süreler işlemez.
Ara dönemde borçlu, işletmenin devamı için zorunluysa veya malvarlığının kıymetinin korunması ya da artırılması için gerekli görülmesi hâlinde, kredi gibi finansman araçlarına başvurabilir. Bir finansman kaynağının kullanılabilmesi için teminat verilmesi gerekiyorsa, bu teminat öncelikle borçlunun daha önce üzerinde rehin tesis edilmemiş taşınır veya taşınmaz malları üzerinde sağlanır.
Finansman kaynağı terimi, borçluya hammadde gibi işletmenin faaliyet gösterebilmesi için gerekli mal ve hizmetleri sağlayanları da kapsar.
BAŞVURUNUN MAHKEMECE İNCELENMESİ VE KANUN YOLLARI:
Madde 309/p - (Ek madde:12/02/2004-5092 S.K./8.mad)
Tasdik duruşmasında mahkeme, ara dönem denetçisini, borçlu işletmenin yetkililerini ve duruşmada hazır bulunan alacaklıları dinler. Mahkeme, borçlunun yeniden yapılandırmaya iyiniyetle başvurduğunu, 309/m ilâ 309/o maddelerindeki şartların yerine geldiğini ve projeyi reddetmiş olan her alacaklının projeyle eline geçecek miktarın en az iflâs tasfiyesi sonunda eline geçecek miktara eşit olduğunu tespit ettiği takdirde, en geç otuz gün içinde başvurunun tasdikine, aksi halde reddine karar verir.
Mahkeme, tasdik kararı ile birlikte, borçlu ile alacaklıların bu konudaki görüşlerini de dikkate alarak, yetkileri sadece projenin yerine getirilmesine ilişkin esasları denetleyip alacaklılara durumu düzenli olarak rapor etmekten ibaret olan bir veya birkaç proje denetçisi tayin edebilir. Borçlu ve alacaklılar, denetçi seçmedikleri ya da herhangi bir denetçi üzerinde anlaşmaya varamadıkları takdirde, mahkeme, nitelikleri ve görev alanı yönetmelikle belirlenecek olan bir denetçiyi re'sen atayabilir.
Tasdik veya ret kararının tebliğinden itibaren on gün içinde borçlu ve tasdik duruşması sırasında itirazda bulunmuş olan alacaklılar kararı temyiz edebilirler. Bu konudaki temyiz incelemesi ivedilikle yapılır ve verilecek karara karşı, karar düzeltme yoluna başvurulamaz.
Tarafların itirazı ve temyiz maktu harca tâbidir.
« Son Düzenleme: Eylül 26, 2012, 06:37:27 ÖS Gönderen: Av. Kurty »
...ve adalet; her şey için!

Çevrimdışı Av. Kurty

  • Administrator
  • Aktif Üye
  • *****
  • İleti: 73
  • Karma: +0/-0
    • Profili Görüntüle
    • hukukevi
  • Hukuk ile ilginiz nedir ?: Hukuk Fakültesi Mezunuyum
Değişen İcra ve İflas Kanunu Bap 12 devamı5
« Yanıtla #41 : Eylül 26, 2012, 06:31:13 ÖS »
KARARIN SONUÇLARI:
Madde 309/r - (Ek madde:12/02/2004-5092 S.K./8.mad)
Yeniden yapılandırma projesi, tüm hüküm ve sonuçlarını, başvurunun tasdikine ilişkin kararın verildiği andan itibaren doğurmaya başlar. Projenin koşulları, projeden etkilenen alacaklılarla yapılmış olan tüm sözleşme hükümlerinden önce gelir.
Kararın temyiz incelemesi sonunda Yargıtayca bozulması üzerine, projenin tasdik kararının icrası kendiliğinden durur. Bozma kararına kadar yapılan işlemler geçerliliğini muhafaza eder.
Projeden etkilenip etkilenmediğine bakılmaksızın, borçlunun taraf olduğu sözleşmelerde projenin tadiline veya feshine yol açabilecek veyahut borçlunun yeniden yapılandırma yoluna başvurmasının temerrüt hali oluşturacağına ya da akde aykırılık teşkil edeceğine ilişkin hükümler bulunması hâlinde, bu hükümler borçlunun yeniden yapılandırma yoluna başvurması durumunda uygulanmaz.
Başvurunun tasdiki talebinin reddine ilişkin mahkeme kararının verilmesi hâlinde, mahkemece verilmiş tedbirler kalkar, durmuş olan dava ve takiplere devam edilir.
UZLAŞMA YOLUYLA YENİDEN YAPILANDIRMANIN FESHİ:
Madde 309/s - (Ek madde:12/02/2004-5092 S.K./8.mad)
Sermaye şirketleri ve kooperatiflerin uzlaşma yoluyla yeniden yapılandırılmasında, 307 nci madde ile 308 inci maddenin birinci fıkrası kıyasen uygulanır. Yeniden yapılandırmanın tamamen feshine karar verilir ve bu karar kesinleşirse, durum mahkemece 288 inci maddede öngörülen usule göre ilânen duyurulur. İlândan itibaren on gün içinde, projeden etkilenen alacaklılar tasdik kararını vermiş olan mahkemeden borçlunun derhal iflâsına karar verilmesini isteyebilirler.
UZLAŞMA YOLUYLA YENİDEN YAPILANDIRMA PROJESİNİN TADİLİ:
Madde 309/ş - (Ek madde:12/02/2004-5092 S.K./8.mad)
Projenin bir kısmının ihlâli hâlinde, bu ihlâl sadece bazı alacaklıları etkiliyorsa, hakları ihlâl edilen bu alacaklıların borçlu ile projenin tadili konusunda anlaşmaya varmaları durumunda, tadil edilmiş proje mahkemenin tasdikine sunulur. Projenin devamı için bu tadilatın yapılması zorunlu ise ve tadil edilmiş proje hakları ihlâl edilmiş olan alacaklıları projeden etkilenen diğer alacaklılardan daha uygun bir duruma getirmiyorsa, mahkeme tadil edilmiş projeyi tasdik eder. Yeniden yapılandırma projesinin tasdikine ilişkin usul projenin tadili hakkında da uygulanır.
UZLAŞMA YOLUYLA YENİDEN YAPILANDIRMA PROJESİNİN İHLÂLİ VE MUHTELİF HÜKÜMLER:
Madde 309/t - (Ek madde:12/02/2004-5092 S.K./8.mad)
Borçlunun projeden doğan yükümlülüklerini tamamen veya kısmen zamanında yerine getirmemesi hâlinde durum proje denetçisi, borçlu veya projeden etkilenen alacaklılar tarafından projeyi tasdik etmiş olan mahkemeye bildirilir. Aynı hak, projenin tasdikinden önce borçluya teminat mukabili veya teminatsız olarak kredi gibi finansman kaynağı yaratıp bundan kaynaklanan alacağını kısmen veya tamamen elde edemeyen alacaklı için de söz konusudur. Bu bildirim üzerine mahkeme, borçlunun malvarlığının korunabilmesi için, borçlunun malvarlığı üzerindeki tasarruflarını önleyici tedbirler de dahil olmak üzere, gerekli muhafaza tedbirlerini alır ve bir duruşma günü tayin ederek 288 inci maddede öngörülen usule göre ilânen duyurur. Mahkeme, projeden etkilenen veya etkilenmeyen alacaklıların vakî itirazlarını inceledikten sonra, borçlunun yükümlülüklerini kısmen veya tamamen yerine getirmediğini, projenin uygulanmayıp tadilinin de söz konusu olmadığını veya finansman alacaklısının alacağını tamamen ya da kısmen elde edemediğini tespit edince derhal borçlunun iflâsına hükmeder.
Sermaye şirketleri ve kooperatiflerin uzlaşma yoluyla yeniden yapılandırılmasına, bankalar ve sigorta şirketleri borçlu sıfatı ile başvuramazlar.
Ara dönem denetçisi ve proje denetçisi hakkında 334/a madde hükümleri uygulanır.
HARÇ, VERGİ İSTİSNALARI VE TEŞVİK BELGELERİ:
Madde 309/u - (Ek madde:12/02/2004-5092 S.K./8.mad)
Tasdik edilen proje kapsamındaki;
1- Yapılacak işlemler ve düzenlenecek kâğıtlar, 488 sayılı Damga Vergisi Kanununa göre ödenecek damga vergisi ve 492 sayılı Harçlar Kanununa göre ödenecek harçlardan,
2- Alacaklılar tarafından her ne nam altında olursa olsun tahsil edilecek tutarlar, 6802 sayılı Gider Vergileri Kanunu gereği ödenecek banka ve sigorta muameleleri vergisinden,
3- Borçluya kullandırılan ve kullandırılacak krediler, Kaynak Kullanımı Destekleme Fonundan,
4- Diğer benzeri işlemler, kâğıtlar ve krediler vergi, resim, harç ve fon yükümlülüklerinden (4306 sayılı Kanun uyarınca ödenmesi gereken Eğitime Katkı Payı hariç),
İstisna edilmiştir.
İstisna, alacaklıların tasdik edilen proje kapsamında edindikleri varlıkları elden çıkardıkları hallerde de uygulanır.
Tasdik edilen proje hükümleri uyarınca tahsilinden vazgeçilen alacak tutarları 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre alacaklı için değersiz alacak, borçlu için ise vazgeçilen alacak olarak dikkate alınır.
Tasdik edilen proje hükümleri uyarınca uygulamaya konulan işlemlerin gerçekleşmemesi hâlinde dahi, bu madde uyarınca uygulanmış istisnalar geri alınmaz.
Uzlaşma yoluyla yeniden yapılandırma projesine göre borçları yeni bir itfa plânına bağlanan borçlular tarafından alınmış olan teşvik belgelerinin süreleri ile ihracat taahhüt süreleri, projeler ile belirlenen süreler kadar uzatılmış sayılır.
Sermaye şirketleri ve kooperatiflerin uzlaşma yoluyla yeniden yapılandırılmasının uygulanması sırasında aranacak noter onaylı belgelere ilişkin noter harcı maktu olarak alınır.
YÖNETMELİK:
Madde 309/ü - (Ek madde:12/02/2004-5092 S.K./8.mad)
Bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren iki ay içinde Adalet Bakanlığınca sermaye şirketleri ve kooperatiflerin uzlaşma yoluyla yeniden yapılandırılmasının uygulanmasına ilişkin yönetmelik yürürlüğe konulur.
« Son Düzenleme: Eylül 26, 2012, 06:37:39 ÖS Gönderen: Av. Kurty »
...ve adalet; her şey için!

Çevrimdışı Av. Kurty

  • Administrator
  • Aktif Üye
  • *****
  • İleti: 73
  • Karma: +0/-0
    • Profili Görüntüle
    • hukukevi
  • Hukuk ile ilginiz nedir ?: Hukuk Fakültesi Mezunuyum
Değişen İcra ve İflas Kanunu Bap 13
« Yanıtla #42 : Eylül 26, 2012, 06:39:10 ÖS »
ON ÜÇÜNCÜ BAP: TAKSİRATLI VE HİLELİ İFLAS
I - TAKSİRATLI İFLAS
TAKSİRATLI İFLAS HALLERİ:
Madde 310 - Aşağıdaki hallerden biri kendisinde bulunan müflis taksiratlı sayılır ve Türk Ceza Kanununa göre cezalandırılır:
1 - Ziyanları için makul sebepler gösteremezse;
2 - Evinin masrafları hadden fazla ise;
3 - Kumar yahut mücerret baht oyunlarında ve borsa muamelelerinde külliyetli para sarfetmişse;
4 - Borcunun, mevcudu ile alacağından çok olduğunu bildiği halde bu vaziyetinden haberleri olmıyan kimselerden ehemmiyetli miktarda veresiye mal satın yahut borç para almış ise;
5 - (Değişik bent: 29/06/1956 - 6763/42 md.) Ticaret Kanununun 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının 1 ila 3 üncü bentlerinde sayılan defterleri hiç veya kanunun emrettiği şekilde tutmamış ise;
6 - Mevcudu ile alacağından çok fazla mebaliğ için senetler imza etmiş ise;
7 - (Değişik bent: 18/02/1965 - 538/128 md.) İflas takibi sırasında mahkeme, iflas idaresi veya iflas dairesi tarafından çağrıldığı halde makbul bir mazeret olmaksızın gelmemiş ise;
8 - İşlerini terkederek kaçmış ise;
9 - Evvelki bir konkordato şartlarını ifa etmeden yeniden iflasına hükmolunmuş ise;
10 - 178 inci maddenin son fıkrası hükmüne riayet etmeyipte bir sene içinde iflası vuku bulmuşsa.
II - HİLELİ İFLAS
HİLELİ İFLAS HALLERİ:
Madde 311 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/129 md.)
İflasından evvel veya sonra alacaklılarını zarara sokmak kasdiyle ve hususiyle aşağıdaki suretlerle hileli muamelelerde bulunan kimse hileli müflis sayılır ve Türk Ceza Kanununa göre cezalandırılır:
1. Alacaklıların müşterek rehini makamında olan mallarını tamamen veya kısmen kaçırır, gizler veya tahrip ederse;
2. Alacaklıların zararına olarak hakikata aykırı makbuzlar verir veya yazı ile borç ikrar ederse;
3. Muvazaalı satışlar, muameleler yahut bağışlamalar yaparsa;
4. Evlenme mukavelesinde hakikaten getirilmemiş bir çeyizi getirilmiş gibi tanır ve karı da bu mukaveleyi kocasının alacaklılarına karşı istimale kalkışırsa;
5. Hakikata aykırı borç ikrar etmek yahut muvazaalı muameleler ve mukaveleler yapmak suretiyle alacaklılarını zarara sokarsa;
6. Borcu mevcudu ile alacağından ziyade olduğunu bildiği halde ehemmiyetli kıymeti haiz ticari mallarını yahut fabrikasının mahsullerini hem satış gününün piyasasından, hem de malolduğu veya satınalındığı
kıymetten pek aşağı bir fiyatla satmak suretiyle mevcudunu israf ederse;
7. Konkordato mukavelesi haricinde alacaklıya hususi menfaatler temin ederse;
8. Hakikate aykırı muhasebe ve sahte bilançolarla aktifini hakikatte olduğundan fazla veya noksan gösterirse.
(Değişik fıkra: 06/06/1985 - 3222/38 md.) Bir numaralı bentte yazılı malların kıymetine göre Türk Ceza Kanununun 522 nci maddesi tatbik olunur.
Bir numaralı bentte yazılı suçları yapanlar müflisin evi halkından kimseler ise müflis gibi cezalandırılırlar.
Türk Ceza Kanununun iştirak hükümleri dışında kalsa dahi, müflisin aktifini azaltmak maksadiyle ona ait taşınır ve taşınmaz malları kısmen veya tamamen saklıyan veya kaçıran ve muvaza ile temellük eden veya bu hususlarda yataklık veya tavassut eden veya iflas masasına müracaat ile kısmen veya tamamen asılsız alacaklarını kaydettiren veya müflisin tediye kabiliyetini azaltmak maksadiyle kendi adına veya müstear adla ticari faaliyetlere girişen kimseler hakkında dahi aynı cezalar uygulanır.
...ve adalet; her şey için!

Çevrimdışı Av. Kurty

  • Administrator
  • Aktif Üye
  • *****
  • İleti: 73
  • Karma: +0/-0
    • Profili Görüntüle
    • hukukevi
  • Hukuk ile ilginiz nedir ?: Hukuk Fakültesi Mezunuyum
Değişen İcra ve İflas Kanunu Bap 14
« Yanıtla #43 : Eylül 26, 2012, 06:39:42 ÖS »
ON DÖRDÜNCÜ BAP: İTİBARIN YERİNE GELMESİ
İTİBARIN YERİNE GELMESİ:
A - HİLELİ MÜFLİS:
Madde 312 - Hileli müflis itibarının yerine gelmesini Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun memnu hakların iadesine dair faslındaki hükümlere göre elde edebilir. Ancak mezkur fasılda yazılı şartların ifasından başka istidasına, masaya kabul edilmiş bütün alacaklıların alacakları tamamen itfa edildiğine dair makbuzlarını veya sair vesikalarını raptetmesi lazımdır.
B - TAKSİRATLI MÜFLİS:
Madde 313 - Taksiratlı müflis infazı lazımgelen cezasını çektikten veya kanuni sebeplerle ceza düştükten sonra iflas kararını veren mahkemeye arzuhal ile müracaat ederek itibarının yerine gelmesini talep edebilir. İstida masaya kabul edilmiş bütün alacaklıların alacaklarını gösteren iflas dairesinden alınmış bir defterle bu borçların tamamen itfa edildiğine dair makbuzlar veya sair ispat edici evrak ile tevsik edilir.
C - ADİ MÜFLİS:
Madde 314 - Adi müflis masaya kabul edilmiş bütün alacaklıların alacaklarını itfa ettiğine dair makbuz veya vesikaları göstererek iflasa karar veren mahkemeden itibarının yerine gelmesini isteyebilir.
İLAN:
Madde 315 - Yukarki maddelere göre talebin kabulü üzerine verilen hüküm, Resmi Gazete ile ilan olunur.
ÖLÜMDEN SONRA İTİBARIN YERİNE GELMESİ:
Madde 316 - Hileli veya taksiratlı yahut adi müflisin itibarının yerine gelmesine ölümünden sonra mirasçılarından birinin talebiyle de hükmolunabilir.
...ve adalet; her şey için!

Çevrimdışı Av. Kurty

  • Administrator
  • Aktif Üye
  • *****
  • İleti: 73
  • Karma: +0/-0
    • Profili Görüntüle
    • hukukevi
  • Hukuk ile ilginiz nedir ?: Hukuk Fakültesi Mezunuyum
Değişen İcra ve İflas Kanunu Bap 15
« Yanıtla #44 : Eylül 26, 2012, 06:44:30 ÖS »
ON BEŞİNCİ BAP: FEVKALADE HALLERDE MÜHLET VE TATİL
I - FEVKALADE MÜHLET
BU BABIN TATBİKİ ŞARTLARI:
Madde 317 - Fevkalade hallerde hususile devamlı iktisadi buhranlarda İcra Vekilleri Heyeti 318 den 329 uncuya kadar olan maddeler hükümlerinin muayyen bir müddet için bu hallerden müteessir olan mıntaka borçlularına tatbik edilmesine karar verebilir.
FEVKALADE MÜHLETİN KABULÜ, BORÇLUNUN DİLEKÇESİ:
Madde 318 - İcra Vekilleri Heyetince bu suretle tayin edilen mıntakalarda 317 nci maddede gösterilen haller sebebiyle kusuru olmaksızın taahhütlerini ifa edemiyen borçlu mühletin hitamında borçlarını tamamen tediye edebileceğini ahval ümit ettiriyorsa icra mahkemesinden *1* nihayet altı ayı geçmemek üzere fevkalade bir mühlet istiyebilir.
Borçlu dilekçesine mali vaziyetini gösteren vesikaları, alacaklıların listesini raptetmeğe ve icra mahkemesi *1* tarafından talep olunan bütün malümatı vermeğe ve kendisinden istenebilecek evrakın hepsini göstermeğe mecburdur. Borçlu iflas yoliyle takibe tabi ise istidasına fazla olarak bilanço ve defterlerini de rapteder.
(Ek fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./85. md.) Dilekçenin verilmesinden sonra icra mahkemesi *1* , 326 ncı maddede öngörülen alacaklar hariç, tedbir yoluyla derdest takipleri durdurabilir. icra mahkemesi *1* , takiplerin durdurulması süresinin fevkalade mühletten indirilip indirilmeyeceğini ve indirilecekse ne ölçüde indirileceğini belirler.
İCRA MAHKEMESİNCE YAPILACAK TETKİKLER: *1*
Madde 319 - İcra mahkemesi *1* lüzum gördüğü tahkikleri de yaptıktan sonra mühlet talebi ilk bakışta esassız gibi görünmezse bir gün tayin ve o gün için ilan tarikiyle bütün alacaklıları davet ve icabında ehli hibreye de müracaat eyler.
Alacaklılar tayin olunan günden evvel dosyayı tetkik edebilirler; alacaklıların mühlet talebine karşı tahriri itirazlarını dermeyan etmek yetkileri de vardır.
İcra mahkemesi *1* kısa bir müddette kararını verir; mühlet vermekle beraber borçluyu bir veya mütaaddit taksitlerle ödemeğe de mecbur edebilir.
İSTİNAF YOLUNA BAŞVURMA:
Madde 320 - (Değişik madde: 02/03/2005-5311 S.K./20.mad)
Karar hakkında tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde borçlu ile alacaklılardan her biri istinaf yoluna başvurabilir.
İcra mahkemesi tarafından verilmiş olan fevkalâde mühletin hükmü, bölge adliye mahkemesinin kesin kararına kadar geçerlidir.
DEFTER TANZİMİ, KOMİSER:
Madde 321 - İcra mahkemesi *1* , mühlet kararını vermezden evvel veya verirken defter tutulmasını emreder ve alacaklıların haklarını korumak maksadiyle diğer bütün tedbirleri alır.
Merci mühlet vermekle beraber borçlunun muamelelerine nezaret etmek üzere bir komiser tayin edebilir.
KARARIN TEBLİĞİ:
Madde 322 - Mühlet kararı katileşince icra dairesine tebliğ ve hemen ilan olunur.
NETİCELER, TAKİPLER VE MÜDDETLER:
Madde 323 - (Değişik madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./86. md.)
Mühlet içinde borçluya karşı takip yapılabilir ve bu takiplere hacze veya depo emrine kadar devam edilebilir. Haczedilen ücretler mühlet sırasında da tahsil edilir; mühlet sırasında veya mühletten önce başlatılmış bir takip çerçevesinde ayni teminat kapsamına girdiği takdirde kiralar için de aynı kural geçerlidir. Buna mukabil, rehnin paraya çevrilmesi talebi, haciz veya depo emri mühletin verilmesinden önce vuku bulmuş olsa bile, satış yapılamaz veya iflasa karar verilemez.
106, 150/e, 156, 206, 278, 279 ve 280 inci maddelerde öngörülen süreler mühlet süresince uzatılır. Aynı kural, ayni teminatlarda, taşınmaz rehni ile temin edilmiş alacakların faizleri için de geçerlidir.
BORÇLUNUN TASARRUF HAKLARI:
A - UMUMİYETLE:
Madde 324 - Borçlu işlerine devam edebilir. Ancak mühletin devamınca alacaklıların kanuni menfaatlerine dokunacak yahut alacaklılardan bir kısmını diğerlerinin zararına olarak tercih suretiyle yapılacak muameleler memnudur.
B - YETKİLİ MAKAM TARAFINDAN ALINAN HUSUSİ TEDBİRLER HAKKINDA:
Madde 325 - İcra mahkemesi *1* fevkalade mühleti verirken komiserin, yoksa bizzat icra mahkemesinin *2* muvafakati olmaksızın borçlunun taşınmazlarını temlik yahut bunlar üzerinde ayni haklar tesis, rehinler ihdas, ivazsız tasarruflar icra etmiyeceğine ve fevkalade mühletten evvel doğmuş borçlara karşı ödemeler yapamıyacağına ve kefalet edemiyeceğine ve ederse hükümsüz olacağına karar verebilir.
Ancak 206 ncı maddede mezkur ikinci ve üçüncü sıradaki borçların ödenmesi ve 319 uncu maddenin üçüncü fıkrasında bahsolunan taksitlerin tediyesi için muvafakat almağa lüzum yoktur.
Fevkalade mühlet kararında yukardaki kayıtlar bulunursa bunlar da ilana yazılır ve fevkalade mühlet tapu siciline temlik hakkının tahdidi suretiyle geçirilir.
FEVKALADE MÜHLETE TABİ OLMIYAN ALACAKLAR:
Madde 326 - (Değişik fıkra: 17/07/2003 - 4949 S.K./87. md.) Mühlet, beşyüzmilyon liradan aşağı alacaklara ve 206 ncı maddenin birinci sırasındaki alacaklara uygulanmaz.
Bu alacaklar, borçlu iflas yoliyle takibe tabi bulunmuş olsa bile fevkalade mühlet esnasında ancak haciz yoliyle yahut rehinin paraya çevrilmesi suretiyle takip olunabilir.
UZATMA:
Madde 327 - 317 nci madde hükümlerine göre tayin olunan müddet içinde borçlunun istidası üzerine icra mahkemesi tarafından verilen fevkalade mühlet; bunu icap ettiren sebepler borçlunun kusuru olmaksızın devam ediyorsa nihayet dört ay uzatılabilir.
Borçlu dilekçesine alacaklıların mütemmim bir listesini ve eğer iflas yoliyle takibe tabi ise mütemmim bir bilanço raptetmeğe mecburdur.
Merci alacaklıların itirazlarını yazı ile bildirmeleri için bir müddet tayin ederek uzatma talebini ilanla tebliğ eder.
Bir komiser tayin edilmiş ise o da rapor vermeğe davet olunur.
Müddet bittikten sonra merci kararını verir ve bu karar aynı şartlara göre ilan olunur. Fevkalade mühlette olduğu gibi bu karar hakkında da istinaf yoluna başvurulabilir.
Bölge adliye mahkemesi bu halde dosya üzerine kararını verir.
REFİ:
Madde 328 - İcra mahkemesi aşağıdaki hallerde alacaklılardan birinin veya komiserin talebi üzerine mühletin kalkmasına karar verebilir:
1 - Borçlu tayin olunan taksitleri vaktinde ödemezse;
2 - Borçlu komiserin talimatı hilafına hareket eder ve alacakların kanuni menfaatlerini ihlal yahut bazılarını diğerlerinin zararına olarak iltizam eylerse;
3 - Borçlunun mercie verdiği malümatın hakikata muhalif olduğunu yahut borçlunun bütün taahütlerini ifaya muktedir bulunduğunu alacaklılardan biri ispat ederse.
Borçlu dinlenmeğe yahut itirazlarını yazı ile bildirmeğe davet olunur. Merci icabı halinde mütemmim malümat elde ettikten sonra dosya üzerine kararını verir. Müracaat vukuunda bölge adliye mahkemesi de aynı veçhile hareket eder. Refi kararı mühlet kararının tabi olduğu şartlar dairesinde ilan olunur.
Refi kararı ikinci ve üçüncü numaralara göre verilmiş ise borçluya konkordato mühleti veya yeni bir fevkalade mühlet verilemez.
FEVKALADE MÜHLET İZİNDE KONDORDATO VE YENİDEN MÜHLET VERİLMEMESİ:
Madde 329 - Fevkalade mühletin devamı esnasında konkordato talep etmek arzusunda bulunan borçlu vesikalarını ve komiserin mütalaanamesiyle birlikte kondordato projesini mühletin bitmesinden evvel vermeğe mecburdur.
Fevkalade müddetin bitmesinden sonra başlıyan altı ay içinde konkordato mühleti verilemiyeceği gibi yeniden fevkalade mühlet de verilemez.
İFLASIN ERTELENMESİ İLE İLİŞKİ:
Madde 329/a - (Ek madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./88. md.)
Bir sermaye şirketi veya kooperatif fevkalade mühlet elde ettiği takdirde, mühletin bitiminden itibaren bir yıllık süre içinde 179 ve devamı maddeleri uyarınca iflasın ertelenmesinden yararlanamaz.
Bir sermaye şirketi veya kooperatifin iflası 179 ve devamı maddeleri uyarınca ertelendiği takdirde, bu ertelemenin bitiminden itibaren bir yıllık süre içinde fevkalade mühlet verilemez.
II FEVKALADE HALLERDE TATİL
İCRA TAKİPLERİNİN DURDURULMASI HALLERİ:
Madde 330 - Salgın hastalık, umumi bir musibet veya harb halinde İcra Vekilleri Heyetinin karariyle memleketin bir kısmında veya bazı iktisadi zümreler lehine muayyen bir müddet için icra takipleri durdurulabilir.
...ve adalet; her şey için!